Emine Gül, nam-ı diğer Mine Soley; Yeşilçam’ın açık sözlü, mert, dürüst, zarif, güzel, mütevazı, pırıl pırıl bir geçmişi olan, kişiliğinden ödün vermeden çizgisini koruyan, gönlü zengin, sevgi dolu bir yüreğe sahip hanımefendisidir. Kaç yaşıma gelirsem geleyim rolümü oynarım. Sanatçının yaşı, emekliliği olmaz ve benzeri düşüncelerle, yıllarını verdiği sinemanın hayatının vaz geçilmez bir parçası olduğunu anlatır. Mesleğine ve izleyicilerine olan saygısını, hiçbir zaman kaybetmeyeceğinin altını çizer. Üretmenin, kimseye muhtaç kalmadan yaşamanın, insanın sadece emeği ile var olmasının ne büyük bir erdem oluşunu gözler önüne serer.
Saygıdeğer Mine Hanım, kendisini özel ve farklı kılan dik duruşu ile yer aldığı ünlülerin parlak dünyasının her yüzüyle karşılaşmış. Çok daha güçlenerek ayağa kalkıp geride bıraktığı talihsiz kazayı yaşadığı dönem vefasızlığı görmüş. Ne mutlu ki; kendisine uzun bir süre ekranlardan uzak kalsa da belleklerdeki yerini korumayı başarmıştır. Sinemamızın usta isimlerinden Erol Günaydın ile birlikte rol aldığı Çiçek Taksi dizisi gibi oynadığı diğer pek çok dizi ve filmde sevilerek izlenmiştir. Aynı zamanda sahne çalışmalarını alkışları ve beğenileri toplayarak sürdürmüştür. Türk müziğine olan sevgisini, uzun bir süredir yaşadığı Edremit Körfezi’ne taşımıştır. Kendisi Asude Müzik Derneği’nin kurucusudur. Türk Sanat Müziği solisti ve hayranı olan Mine Soley, Havranlı şair ve güftekar Halil Soyuer’in hak ettiği değeri görmesi gerektiğinin herkesten çok farkındadır. Bu düşüncesine, kendisi gibi sanat dostu olan Ekrem Şafak, Haşmet Demirbil ve Mehmet Alkaya ‘da ortaktır. Hiç şüphem yok ki; başta Havranlılar olmak bütün sanat ve edebiyat dostları, Sayın Soyuer’in eserlerini yaşatmak adına hayata geçirilmek istenen projelerde kendilerini yalnız bırakmayacaktır.
Havran’ın Çiğitzade Mahallesi’nde bir caddeye adı verilen şair ve güftekar Halil Soyuer’in, ölümsüz kılınabilmesi için daha başka birçok şey yapılabilir. Yeter ki; herkes değerli sanatçımız Mine Soley gibi bu amaç uğruna elini taşın altına koymaktan kaçınmasın. Sayın Soyuer’e vefa borcunu ödemek için çoktan hazır olduğunu gösteren Mine Hanım, neler yapılabileceğini konuşmak ve fikir alışverişinde bulunmak için geçtiğimiz günlerde Havran’ı iki kez ziyaret etti. İlk ziyaretinde, restore eidlen Terzioğlu Konağı’nı gezdi. Havran’ın tarihi dokusunun hiç bozulmadığı sokaklarında dolaştı. Edebiyatımızın unutulmaz ismi Sabahattin Ali’nin en çok okunan kitaplarından biri olan Kürk Mantolu Madonna’ya konu olan Havran’ı çok seven Soley, ikinci ziyaretini ise geçtiğimiz cuma günü gerçekleştirdi.
Bu ziyaretinde kendisine eşlik eden sanat dostları ile Havran Kaymakamı Enver Özderin’i ve Havran Belediyesi Başkan Yardımcısı Mehmet Yılmaz’ı makamlarında ziyaret etti. Her iki görüşmede de, bir sanatçı olarak ülkesine ve milletine olan görevinin her zaman sürdüğünü dile getirdi. Sanatın her alanında emek veren isimlerin, şehirlerimizde yaşatılmasının öneminden bahsetti. Halil Soyuer’e sahip çıkılmasının bir zorunluluk olduğunu vurguladı. Kendisine büyük bir ilgi gösteren yetkililere teşekkürlerini ileten Soley, Havran gezisine kaldığı yerden devam etti. Önce Balıkesir’in tek kent müzesi olma özelliğini taşıyan Havran Kent Müzesi’ni gezdi. Ardından Çanakkale kahramanı Seyit Onbaşı’nın köyünü ve anıt mezarını ziyaret etti.
Havran’ın sahip olduğu bütün değerleri ziyaretçilerle buluşturan müzeyi büyük bir beğeni ve keyifle gezen Mine Hanım, şair Halil Soyuer’e ayrılan köşeyi görmekten çok mutlu oldu. Soyuer’in eserlerinin ve eşyalarının sergilendiği bölümde hatıra pozunu vermeyi unutmadı.
Havran Kent Müzesi’nden geride nice güzel anları bırakarak ayrılan Sayın Soley, Koca Seyit Anıt Mezarı’nda oldukça duygusal anlar yaşadı. Çanakkale Savaşı’nın kaderini değiştiren Seyit Onbaşı’nın, Çanakkale’den Havrana geliş ve Havran ’da Atatürk ile görüşmesinin hikâyesini dinlerken de tarifsiz duygular içerisindeydi. Gerek anıt mezarının olduğu alanı gerek Koca Seyit Müzesi’ni gezerken Mustafa Kemal Paşa’ya olan sevgisini ve bağlılığını dile getirmekten bir an bile olsun vaz geçmedi. Koca Seyit ve diğer bütün kahramanlarımıza minnetini sundu. Atatürk ve Seyit Onbaşı’nın anıt heykelleri önünde tam bir Cumhuriyet kadını ve sanatçısı olmanın gururu ile durdu. Birbirinden değerli kareler içinde yer aldı. ‘’Namuslu adamların duruşu bir başkadır.’’ sözleriyle bu ziyaretini noktaladı.
Havran ‘da bir günü dopdolu geçiren, performansıyla herkesi kendisine bir kez daha hayran bırakan Mine Soley’i, ilçemizde ağırlamaktan onur duyduk. Kendisinin sanatçı olarak başka bir sanatçı olan Halil Soyuer’i yaşatmak için nasıl bir heyecan duyduğunu görmenin mutluluğunu yaşadık. Herkese örnek olan asil davranışı, bizlere keşke her sanatçımız kendisi gibi olsa dedirtti. Cumhuriyet ve kurucusu Mustafa Kemal Atatürk sevgisiyle yanıp tutuşan varlığı da benzer düşünceleri uyandırdı. Havran halkı ile sohbetlerini alçak gönüllülüğüyle gerçekleştiren Mine hanıma, Havran’a katmış olduğu bütün güzellikler adına çok teşekkür ediyorum. Umarım kendisinin bırakmış olduğu izleri, başarılı işler takip eder. Bu yolu açan o güzel yüreğinize sağlık Mine Hanım. Sizi ilçemizle buluşturan isimlere de ayrıca teşekkür ediyorum. Son olarak Sayın Soyuer adına başlamasını istediğimiz projelerde buluşmak üzere şimdilik hoşçakalın diyorum; bütün Havranlılara, sanat ve edebiyat dostlarına, Atatürk cumhuriyetinin bütün neferlerine…
Not: Fotoğraflar için Sayın Haşmet Demirbil’e teşekkür ediyorum.
Yorumlar kapalı.