|
Getting your Trinity Audio player ready...
|
DESAM (Demokrasi ve Eğitim Etütleri Stratejik Araştırma Merkezi) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Avcı, Aralık ayı istişare ağında yaptığı basın açıklamasında Türk eğitim sistemine yönelik çok sert eleştirilerde bulundu. Avcı, mevcut eğitim anlayışının “çocukların zekâsını körelttiğini, merakı öldürdüğünü ve genç kuşakları teslimiyetçi bir zihniyetle yetiştirdiğini” söyledi.
“Özgürleştirmeyen eğitim aptallaştırır”
Avcı, açıklamasında Rancière’in “Cahil Hoca” metaforuna atıf yaparak şunları söyledi:
“Okullarımız, çocuklarımızın potansiyelini açığa çıkarması gereken yerler olmaktan çıkmış, zekâların birbirine tabi kılındığı birer hizaya sokma merkezine dönüşmüştür. Özgürleştirmeyen eğitim, aptallaştırır!”
“MEB ve YÖK, zekâ hiyerarşisi üzerinden diplomalı köleler yetiştiriyor”
Avcı, mevcut eğitim sisteminin öğrenciyi pasifleştirdiğini, öğretmeni ise mutlak otorite haline getirdiğini savundu:
“Öğretmenin sürekli açıklama yapması, öğrenciye ‘sen bunu tek başına anlayamazsın’ demektir. Bu, kurmaca bir kapasitesizlik yaratmaktır. Bizim ihtiyacımız olan şey, alanı açtıktan sonra sahneden çekilen ‘cahil hocalar’dır.”
“Eğitim sistemi dogmatik; bilim bile ezberletiliyor”
DESAM Başkanı, Türkiye’de bilimsel düşünme yerine “dogmatik bilgi yükleme” anlayışının hâkim olduğuna dikkat çekti:
“Evrimden kuantuma kadar her şey bir inanç nesnesi gibi sunuluyor. Gençler düşünmüyor, ezberliyor. Mevcut sistem sorgulayan birey değil, onaylayan teknisyen yetiştiriyor.”
Avcı, MEB ve YÖK’ü “küratöryel eğitim tuzağına” düşmekle suçladı:
“Sanatta küratör neyse, bizde müfredat da o. Her şeye nasıl bakmamız gerektiğini dikte ediyor. Eğitim bir teslimiyet değil, bir serüven olmalıdır.”
“Eşitlik sonuç değil, başlangıç noktasıdır”
Avcı, Türkiye’de eğitimin zihinleri ayrıştırdığını ve eşitliği sadece diploma temelli ele aldığını belirterek şöyle devam etti:
“Zekâlar farklı olabilir ama eşittir. Öğrencisine ‘senin zekân buna yetmez’ diyen her eğitimci, o gencin mezarcısıdır.”
“Pedagojik değil ideolojik bakan yöneticiler sahneden çekilmeli”
DESAM, MEB ve YÖK’e yönelik çağrısını şu cümlelerle duyurdu:
“Müfredatı, sınavları ve otoriteyi kutsamaktan vazgeçin. Türkiye’nin ihtiyacı daha fazla bina, daha fazla sınav değil; ‘Ben kendi başıma öğrenebilirim’ diyen özgür gençlerdir.”
“Türk eğitim sistemi eğitimli cahiller üretiyor”
Avcı açıklamasının sonunda şu sert uyarıyı yaptı:
“Okullarımız çocukları hayata hazırlamıyor, hayatı onların elinden çalıyor. Zekânın özgürleşmediği bir yerde alınan her diploma, gencin boynuna takılmış bir entelektüel esaret madalyasıdır. Bu müfredat diktatörlüğü yıkılmazsa Türkiye fikir üretemeyen bir gölge nesle mahkûm olacaktır. Seçim sizin: Ya özgür bir gelecek ya da diplomalı bir kölelik.”
