Sevgi, -ama gerçek sevgi, zigzagları, U dönüşleri olmayan sevgi- sevenin son nefesini verene kadar hiç eksilmeyecek olan bir insan sevgisi, hayvan sevgisi, doğa sevgisi, vatan sevgisi gibi yüce bir duygu ve adeta bir tür ilahi duygu olan sanat sevgisi Tanrının insanlara verdiği en değerli armağan olan akıl ile birlikte kırılsa da eğilip bükülmeden ölüm dışında her engeli aşan, yaşam gücünün kaynağı olan bir coşku selidir.
Sevginin meyvesi olan yaşam sevinci kaybolduğunda yaşam gücü de kuru bir dere gibi erir biter, kaybolur.
Sevgi yaşamın var olabilmesinin “olmazsa olmaz”ıdır.
Sevgi insanı insan yapan en büyük güçtür.
Sevgiyi ve sevgiden doğan yaşam sevincini, yaşam gücünü büyük ozan Cahit Sıtkı Tarancı bakın ne güzel anlatıyor:
DESEM Kİ …
Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır
Rüzgârların en ferahlatıcısı senden esiyor
Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini,
Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim
Senden kopardım çiçeklerin en solmazını
Toprakların en bereketlisini sende sürdüm
Sende tattım yemişlerin cümlesini
Desem ki sen benim için
Hava kadar lazım
Ekmek kadar mübarek
Su gibi aziz bir şeysin
Nimettensin, nimettensin
Desem ki
İnan bana sevgilim inan
Evimde şenliksin, bahçemde bahar
Ve soframda en eski şarap
Ben sende yaşıyorum
Sen bende hüküm sürmektesin
Bırak ben söyleyeyim güzelliğini
Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber
Günlerden sonra bir gün
Şayet sesimi fark edemezsen
Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden
Bil ki ölmüşüm
Fakat yine üzülme, müsterih ol
Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini
Ve neden sonra
Tekrar duyduğun gün sesimi gök kubbede,
Hatırla ki mahşer günüdür
Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum
***
Mısralar… mısralar…
Söz buraya gelmişken yaşamın bir başka sevgi alanı olan sanat sevgisini anmamak mümkün mü?
Onun sevgi dünyasındaki yerini konuşmadan geçmek olur mu?
Gelin onu da bir başka ozan Behlul Dal’dan dinleyelim
SANATKAR
Yüzünde ıstırabın dövme dövme izleri
İçinde heyecanın çıldırtan denizleri
Size anlatmak için çırılçıplak sizleri
Her ahıma ömründen bir parça katan adam
***
Sanat denen o uçsuz ufuksuz okyanusun
Üstünde martı olmak, kıyılarında yosun
Varsın karın doyurmaz diyenler tok uyusun
O ölüp deha olan sağken aç yatan adam
**
Bir fırçanın ucunda erimek renk renk olup
Bir porte çizgisinde sonsuz bir ahenk olup
Bir mısranın içinde bin mezara denk olup
Kaderiyle Allah’ı bile ağlatan adam…
—
İşte şair dilinden sevginin, sevmenin, sevilmenin, yaşamın kitaplara sığmayan anlatımı, anlamı bu…
Ötesi boş laf…