Advert
Burhanettin YILMAZ
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Yazarlar
  4. Değişimi yapsa Kılıcdaroğlu yapacak

Değişimi yapsa Kılıcdaroğlu yapacak

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

CHP’de, değişimin lideri olacağını iddia eden ve adı genel başkanlıkla anılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun önümüzdeki dönem İstanbul’a yeniden aday olacağını açıklaması üzerine, CHP’de gözler ‘İmamoğlu ile bir hayalim var’ diyen Özgür Özel’e çevrildi.

Değişimin “D” sinden bu ana kadar bir kelime etmeyen Özgür Özel, iddiasının altını nasıl dolduracağı CHP örgütünün merak konusu oldu.

İmamoğlu da belediyeye yeniden aday olduğunu duyurduğu basın toplantısında, Kılıçdaroğlu’nun “Geçmişi temiz biri olsun, bırakırım” sözlerine gönderme yaparak “CHP’nin tarihini bilen, geçmişi tertemiz evlatları vardır. Bunlardan biri, ismi geçtiği için Özgür Özel’dir” demesiyle oda safını belli etti.

Özgür Özel’in parti tabanının endişelerini de dillendireceğini söyleyen zoom toplantısında bir araya gelen değişimciler, “Aranan sözcü Özgür Özel olacak” yorumunu yaprak, bu defa Özgür Özel’in eteğinden tutunarak partide yeniden söz sahibi olmak istiyorlar. En azı 4 dönem milletvekili olan, partinin çeşitli kademelerinde görev yapan bu fosiller, Kılıcdaroğlu gitsin, partiye biz egemen olalım demekten başka bir söylemleri yoktur.

Buradan çıkan görüş açıkça Kılıçdaroğlu gitsin, biz gelelim demektir. Yıllarca parti içindeki anti demokratik uygulamalara sesi çıkmayan, genel başkanın iki dudağı arasından atama olarak milletvekili olanların liderini itibarsızlaştırarak değişime öncülük edemez. Seçimlerde alınan yenilgilerin tepkisini örgütleyerek de değişim olmaz…

Aynaya bakarlarsa o yenilginin içinde herkes kendisini de orada görebilir.

 

CHP’DE DEĞİŞİM NASIL OLMALIDIR

“CHP’de ne, nasıl değişmeli”, “CHP’nin değişiminin yolu yordamı ne olmalı” meselesine gelince… Kişilerin değişimi ile değişim olmaz, olmamalıdır. Kanımca CHP’de değişmesi gereken, en azından ilk etapta, çok bir şey ya da büyük şeyler değil. CHP programının yeniden yazılması, CHP’nin solla, sosyal demokrasiyle ilişkisinin yeniden tanımlanması gibi büyük görünmekle beraber nafile işlerin peşinde koşmanın bir manası olduğunu düşünmüyorum. CHP’de değişmesi gerekenin yol değil, yönetim ve yordam olduğu kanaatindeyim. CHP’de olması gereken:

CHP yönetimine, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapmaya niyetlendiği CHP’yi ‘başka toplumsal kesimlerle’ buluşturmak ve sekülerler, milliyetçiler, muhafazakârlar ve Kürtleri ortak bir Türkiye programında buluşturmak gibi işleri hakkınca, gerçekten yapabilecek, seçmene bu işleri yapabileceği inancını geçirebilecek kadroların gelmesi,

Bu işleri gerçekleştirebilecek siyasetlerin geliştirilmesi. Başka deyişle, CHP’de değişmesi gereken Kılıçdaroğlu fikri ya da Kılıçdaroğlu’nun yolu değil, Kılıçdaroğlu’nun kendisi ve Kılıçdaroğlu’nun yordamı. İzah etmeye çalışayım.

Seçimlerde Kılıçdaroğlu başta olmak üzere muhalefetin aldığı büyük yenilginin ardındaki esas sebebin ‘yapılmak istenen’ ya da ‘girilen yol’ olmadığını düşünüyorum. Kılıçdaroğlu seçimleri sekülerler, milliyetçiler, muhafazakârlar ve Kürtleri bir araya getirmeye çalıştığı için değil, bu bir araya getirme işini sembolleştirebilecek isim olmadığı için kaybetti.

Sonuç olarak, CHP’de bir değişim olacak, ama Kılıcdaroğlu gitsin, biz gelelim, biz yönetelim diyenlerle olmayacak. Bu kurultayda Kılıcdaroğlu, yıllarca eş dost ve akrabalarını partinin önemli kadrolarına yerleştirenleri tarihin çöplüğüne dökecek. CHP Gemisini doğru bir şekilde limana çekerek, yerel seçim sonrası emaneti ehline teslim edecek. Yani asıl değişim başka bir bahara kalacak.

Değişimi yapsa Kılıcdaroğlu yapacak
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin