Girayalp KARAKUŞ
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. 2. Abdülhamit Dönemi Basına Yönelik Baskılar

2. Abdülhamit Dönemi Basına Yönelik Baskılar

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

Dr. Öğr. Üyesi Girayalp Karakuş

Osmanlı tarihinin en tartışmalı padişahlarından biridir “II. Abdülhamit”. İzlediği İslamcı siyaset, otoriter yönetim anlayışı ve sosyal hayata müdahalelerinin yanında basına yönelik izlediği baskıcı politika da onu polemik yaratan bir figür hâline getirmiştir. Bazılarına göre “evliya derecesinde iyi bir Müslüman” diğerlerine göre ise “paranoyak bir diktatör” idi. Hakkında söylenenlerden birisi de padişahlığı boyunca hiç toprak kaybetmemiş olması argümanıdır. Konumuz II. Abdülhamit’in saltanatı boyunca basına uyguladığı baskı olduğu için bu konuya girmeyeceğim. Konuyu araştırmak isteyenler İlber Ortaylı ve Halil İnalcık gibi duayen Osmanlı tarihçilerinin konuşmalarına veya eserlerine bakabilirler. Onlara göre; durum hiç de öyle değil.

Abdülhamit tahta çıktıktan birkaç ay sonra Mithat Paşa’nın önerisiyle yeni bir basın kanunu düzenlemesine gidildi. Kanuna göre; basına sansür uygulanmamalı ve hür olmalıydı. Oldukça özgürlükçü bir kanun tasarısıydı. Mebusan Meclisi 2 Mayıs 1877’de tasarıyı kabul etti. On gün sonra da Âyan Meclisi’nden tasarı geçti ve Padişahın onayına sunuldu. Ama padişah Abdülhamit bu basın kanunu onaylamadı. Meclis’ten geçmiş olan bu kanun yürürlüğe girmeden padişahın kalem dairesinde unutuldu kaldı. Abdülhamit bununla da kalmayıp 20 Eylül 1877’de yayınlanan Sıkıyönetim Nizamnamesi’yle lüzum gördüğü üzere gazeteleri kapatma yetkisini üzerine aldı. Sansürün ilk uygulanması 1878 Sıkıyönetim Nizamnamesi ile gerçekleşti. İlk başta sadece siyasal gazeteler sansürden geçerken daha sonra her çeşit gazete ve dergi sansür kapsamına alındı (Topuz, 2003: 53-54). 1857 tarihli Matbaalar Kanunu değiştirilerek 1888 yılında yeni Matbaalar Kanunu getirildi. Bu kanun bir eserin basılması için Maarif Nezaretinden ruhsat alınmasını zorunlu tuttuğu için aslında sansür yasasıydı (Ataman, 2009: 41). Böylelikle Abdülhamit basılacak bütün eserleri kontrol altında tutabiliyordu. Yayınlarda yasaklanan sözcüklerin bazıları şunlardı: “Grev, suikast, anarşi, ihtilal, sosyalizm, dinamo, dinamit, infilâk, kargaşalık, hal (hükümdarın tahttan indirilmesi), kıtal (vuruşma), Kanuni Esasi, hürriyet, vatan, müsavat (eşitlik), Bosna, Hersek, Makedonya, Girit, Kıbrıs, Yıldız, Büyük burun (Abdülhamit’in burnu büyük olduğu için), istibdat, beynelmilel (uluslararası), veliaht, cumhuriyet, mebuslar, Âyan âzası, bomba, Mithat Paşa, Namık Kemal Bey, inkılâp, tahtakurusu (yanlışlıkla “tahtı kurusun” diye okunabileceği için), kimya ile ilgili yazılarda 0=AH gibi simgelerin kullanılması yasaktı, çünkü bunlar “Abdülhamit=sıfır” anlamına gelebilirdi; hasta (hasta adam, yani Osmanlı İmparatorluğu), kardeş (yani Sultan Murad) vb” (Topuz, 2003: 56-57). Abdülhamit döneminde aynı zamanda kitaplara da savaş açıldı. Binlerce kitap Kâğıthane’de yakılıp yok edildi. Bu konuda Servet İskit’in “Türkiye’de Matbuat İdareleri ve Politikaları” eseri incelenebilir. Aynı zamanda Abdülhamit döneminde iç basına yönelik çıkarlar da mevzu bahis idi. Abdülhamit kendi lehine haber ve yazılar çıkarılması için bir takım gazetecilere ve dergi çıkaranlara ödenek veriyordu. Saadet gazetesi, Tercüman-ı Hakikat, Levent Herald, Moniteur Oriental, La Turquie, İstanbul gazetesi, Musavver Cihan vd. padişahtan ödenek alan iç basından bazılarıdır (Topuz, 2003: 59-60).

Abdülhamit saltanatı boyunca iç basının yanında dış basınla da ilgilenmiştir. Döneminde uygulanan sansür politikasına rağmen dış basın Türkiye’ye girebilmiş ve entelektüeller arasında yeni fikirler tartışılmıştır. Bu dönemde Osmanlı aydınlarının büyük bölümü yurt dışına kaçmış ve gittikleri Avrupa ülkelerinde gazete ve dergiler çıkarmıştı. “Örneğin Avram Galante 68, Erdal Yavuz 78, Jeltyakov ve Petrosyan 120 adet yurt dışında yayımlanan Osmanlı gazetesinden bahsederken Gökhan Kaya yüksek lisans tezinde bu sayıyı 153 olarak belirtmiştir. İkinci Abdülhamid dışarıdaki muhalif Osmanlı vatandaşlarının çıkardıkları gazeteleri kontrolün yanında yabancı basını da kontrol çalışmaları yapmıştır. Örneğin 1893 Nisan’ında Berlin Elçiliği’ne, Alman basınını kontrol edecek ve Osmanlıya dair haberlerle resimleri haber verecek üç yüz Mark maaşlı bir memur tutulması için talimat verilmiştir (Bayram-Çetinkaya, 2022: 350; Koloğlu, 2010: 99). Fransız basınından ise şu yayınlar ödenek almıştır: “Liberte, Voltere, Rebublique Française de Presse, Gil Blas, Orient vd” (Topuz, 2003: 63).

Son tahlilde yukarıda Abdülhamit döneminin baskıcı anlayışını retrospektif açıdan değerlendirilmeye çalışıldı. Bu konu ile ilgili teferruatlı akademik bir makale yazılabilir ancak sadece durum tespiti yapılmaya çalışıldı. Sultan Abdülhamit bir yandan özellikle eğitim alanında modernleşmeci bir padişah görünümünde yer alırken diğer yandan kurduğu korku iklimine dayalı yönetim anlayışı ile yeni düşüncelere kapalı bir zihniyetin figürü olmuştur. Yeniliklere uyum sağlayamayan Abdülhamit, dizginleri elinden kaçırmamak için devlet refleksi ile sertlik yanlısı bir tutum sergilemiştir. Onun sertlik yanlısı tutumu ise Jön Türklerin muhalefetini konsolide etmiştir. Abdülhamit’in otoritesini kimseyle paylaşmak istememesi belki de onun en büyük hatası olmuştur. Onun bu halet-i ruhiyesi 1909’da sonunu getirmiştir. Zira tarihin itici gücü her zaman ileriye doğru meyillidir.

Kaynakça

Bora Ataman. (2009). Türkiye’de İlk Basın Yasakları ve Abdülhamid Sansürü, Marmara İletişim Dergisi, 14, s. 21-49.

Hıfzı Topuz. (2003). II. Mahmut’tan Holdinglere Türk Basın Tarihi, Remzi Kitabevi, İstanbul.

İlker Bayram,- Selma Göktürk Çetinkaya. (2022). İkinci Abdülhamid Dönemi’nde Basınla İlişkiler ve Sultan’ın Son Senesinde Sırat-ı Müstakim’in İktidara Bakışı, “Journal of Emerging Economies and Policy”, 7(1), s. 348-360.

Orhan Koloğlu. (2010). Osmanlı Dönemi Basının İçeriği, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Yayınları, İstanbul.

2. Abdülhamit Dönemi Basına Yönelik Baskılar
Yorum Yap
Advert

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin
KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.