Ülkenin gündeminde öne çıkan iki madde,
- Bir Türkün uzaya gidişi,
- Çalışanların, emeklilerin aylık gelirleri.
Hani ayranım yok içmeye tahtırvanla gider… denir ya,
Aynen böyle bir durumdayız memlekette.
Aya sert iniş yapmasak da uzaya çıktık bir kere,
Artık ne pahalılık ne de geçim derdi kaldı millette.
RTE-AKP’nin söylemi de belli oldu bu seçimlerde,
Bırakın dertlerinizi bir tarafa,
Türkiye artık uzayda.
*
Dönelim yer yüzüne ve yaşamın gerçeklerine.
Yoksulluk ve açlık sınırı ortada,
- Açlık sınırı 14 bin 431 TL
- Yoksulluk sınırı 47 bin 009 TL
Bu sonucu yaratan devleti yöneten iktidar,
Yarattıkları açlık ve yoksulluk karşısında,
Çalışanların ve emeklilerin aylık gelirlerini belirledi.
- Asgari ücret 17 bin 002 TL
- Emekli maaşı 10 bin TL
Büyük bir müjde olarak açıklanan bu gelirlerle,
Bir insan bir ay nasıl geçinebilir sorusu,
Problemin büyüğü,
Çözene, matematikçilerin nobeli Abel ödülü.
*
Bir de madalyonun öbür yüzü var.
Emekçinin, emeklinin gelirine karar verenler,
Konu kendileri olunca,
Problemi kolayca çözüverdiler,
Kavgasız gürültüsüz, sessiz sedasız,
Kendi maaşlarına kendileri karar verdiler,
Hatta emekli olduklarında alacakları emekli maaşlarını da belirlediler.
- Ülkeyi yöneten ekonomist RTE 183 bin TL,
- Milletin seçtiği milletvekili 141 bin TL,
- Emekli milletvekilinin aylığı 97 bin TL,
- Milletvekili, bir de emekli ise aylığı 238 bin TL
Böylece devleti millet adına yönetenler,
Problemlerini çözüverdiler.
Küçük bir not:
Ülkede kendi maaşına kendisi karar verenler,
Milletin seçtiği, millet adına ülkeyi yönetenler.
*
Darısı emekçinin, emeklinin başına derken,
RTE de yardım istemez mi milletten.
Enflasyon düşüşe geçmiş, ancak…
“…hayat pahalılığı ve enflasyonla mücadelemizde milletimizin yardımını bekliyoruz.
Çünkü bu meselenin teknik boyutu kadar psikolojik boyutu da önemlidir.”
Demek ki bu tablo karşısında,
İktidarın psikolojisi bozulmuş.
Millet psikolojik destek verirse,
Enflasyon düşecekmiş,
Milletin de geçim derdi bitecekmiş.
Ne kadar da zor bu milletin işi?
Seçtiği vekillerin,
Hem ekonomilerini hem de psikolojilerini düzeltecekmiş.
*
Bu tablo karşısında iyi düşünmeli millet,
Özellikle emekçiler ve emekliler,
Vekilleri yaşarken bir eli yağda bir eli balda,
Kendileri neden yaşıyor açlık sınırın altında?
Yanıta kolaylık olacak bir soru daha soralım,
Emekçilere ve emeklilere.
Ülkede tarımdan sanayiye üretimi bitiren,
Emeği maliyet gören ve değerini yok sayan,
Bu düzen böyle mi gidecek?
Milletin görmesi gereken gerçek,
Bu düzenin ülkemizdeki temsilcisi RTE-AKP,
Türkiye’nin kendisine özgü düzenini yıkmaya çalışan da RTE-AKP.
*
Bu düzene dur diyecek olan ise,
Emekçinin, emeklinin, milletin kendisi.
Siyasi muhaletin de bu tabloyu doğru okuması gerekli,
Sorunun ve çözümün siyasi olduğunu,
İttifakları da siyasi temelde,
Emekçilere, emeklilere, milletle yapılması gerektiğini görmeli.
Siyasi çözümün başkalarının düzeninde ve sözünde değil,
Kendi öz düzeninde, Cumhuriyet’te olduğunu bilmeli.