1. Haberler
  2. Sol Şerit
  3. Küçük-Burjuva Sosyalizmi Ve Proleter Sosyalizmi

Küçük-Burjuva Sosyalizmi Ve Proleter Sosyalizmi

Avrupa’daki çeşitli sosyalist öğretiler arasında bugün egemen olan ideoloji marksizmdir.

Advert
featured
service
0
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Advert
Getting your Trinity Audio player ready...

1. Marksizmin Egemenliği Nasıl Kuruldu?

Avrupa’daki çeşitli sosyalist öğretiler arasında bugün egemen olan ideoloji marksizmdir. Sosyalist düzene ulaşma mücadelesi, artık büyük ölçüde işçi sınıfının sosyal-demokrat partiler önderliğinde yürüttüğü bir mücadele biçimini almıştır.

Bu egemenlik bir anda ortaya çıkmamış; küçük-burjuva sosyalizmi, anarşizm ve dönemin diğer eklektik öğretilerine karşı verilen uzun bir teorik ve pratik mücadelenin sonucunda kazanılmıştır.

30 yıl önce Almanya’da bile marksizm, küçük-burjuva sosyalizminin hâkim olduğu ortamda egemen değildi. Latin ülkelerinde —Fransa, İspanya, Belçika— ilerici işçiler arasında en yaygın düşünceler proudhonculuk, blankicilik ve anarşizmdi. Bu akımlar, proletaryanın değil, küçük-burjuvazinin ideolojik bakışını yansıtmaktaydı.

Marksizmin yükselişinin temel nedeni, modern toplumun ekonomik ve siyasal gelişme sürecinin marksist görüşleri doğrulamasıdır. Küçük-burjuvazinin tarihsel çöküşü, onun ideolojik kalıntılarını da silmekte; kapitalizmin büyümesi ise marksist düşüncelerin yayılması için en güçlü propaganda zemini olmaktadır.

2. Rusya’da Marksizm ve Narodnizm Çatışması

Rusya’nın geri ekonomik yapısı, çeşitli eski akımların kök salmasına izin vermiştir. Bir yüzyılın son çeyreği, Rus devrimci düşüncesinde marksizm ile küçük-burjuva narodnizmi arasındaki mücadelenin tarihidir.

Rus işçi sınıfı hareketinin gelişmesi marksizmin zaferini mümkün kılarken, özellikle 1902 Ukrayna köylü ayaklanmalarından sonra köylü narodni geleneği yeniden canlanmıştır. Sosyalist-devrimciler (SR’ler), eski narodnik teoriler ile güncel Avrupa revizyonizmini eklektik biçimde birleştirerek kendilerine “özgün” bir ideolojik karışım yaratmışlardır. Köylü sorunu, SR’lerle marksistler arasındaki temel ayrım noktası hâline gelmiştir.

3. Narodnizm ve Marksizm Arasındaki Temel Farklar

Narodnizm tutarlı bir öğretiydi ve temel iddiaları şunlardı:

  • Rusya’da kapitalizmin egemenliğini reddeder.
  • Proletaryayı değil, mujiği “geleceğin sınıfı” sayar.
  • Siyasal özgürlüğün ve burjuva devrimin önemini küçümser.
  • Köylü komününden doğrudan sosyalist devrime geçilebileceğini savunur.

Marksizm ise bunun tam tersini savunur:

  • Geleceğin sınıfı proletaryadır.
  • Kapitalizmin hem sanayi hem tarımda gelişmesi kaçınılmazdır.
  • Köylü hareketi sosyalist değil, burjuva-demokratiktir.
  • Köylülüğün tümü değil, yalnızca kır proletaryası sosyalizmin gerçek müttefikidir.

Narodniklere göre köylü hareketi sosyalisttir. Marksistlere göre ise bu hareket, serfliğin kalıntılarına karşı demokratik bir harekettir ve nesnel olarak kapitalizmin gelişmesini hızlandırır.

4. Köylü Hareketi Neden Sosyalist Değil Burjuva-Demokratiktir?

Bugünkü köylü hareketinin talepleri açıktır: toprak ve özgürlük.

Bu taleplerin tam zaferi:

  • Toprakbeyliği ile bürokratik sınıfın siyasî egemenliğini yok eder.
  • Toprakların köylülere devrini sağlar.
  • Fakat kapitalizmi ortadan kaldırmaz.
    Meta üretimi, özel mülkiyet, köy burjuvazisi ve kır proletaryası varlığını korur.

Toprakbeylerinin mülksüzleştirilmesi:

  • Serfliğin kalıntılarını yok eder,
  • Kapitalizmin gelişmesi için daha geniş alan yaratır,
  • Sınıf ayrılıklarını (kır burjuvazisi—kır proletaryası) daha görünür hâle getirir.

Dolayısıyla köylü hareketi burjuva-demokratiktir, sosyalist değildir.

5. Sosyal-Demokratların Görevi

Bir işçi sınıfı partisinin (sosyal-demokrat) görevi:

  1. Köylülerin serfliğe karşı mücadelesini desteklemek.
  2. Aynı zamanda, köylülüğe burjuvaziyi de devirmek gerektiğini anlatmak.
  3. Kır proletaryasını bağımsız bir sınıf olarak örgütlemek.
  4. Demokratik mücadeleyi sosyalist mücadeleyle birleştirmek, ama karıştırmamak.

Demokratik devrim ile sosyalist devrim arasındaki fark açık olmalıdır:

  • Demokratik mücadele:
    işçiler + köylülüğün geniş kesimleri + hatta küçük-burjuvazi
  • Sosyalist mücadele:
    işçiler + kır proletaryası
    burjuvazinin tümüne karşı

Bu iki mücadeleyi ayırmayı reddetmek, anarşizmin “her şeyi bir anda yok edelim” yaklaşımına düşmek demektir.

6. Sosyalist-Devrimcilerin (SR) Başlıca Yanılgıları

SR’ler marksizmi yanlış anlamakta ve iki temel hatayı işlemektedir:

  1. Köylü hareketini sosyalist ilan etmek.
  2. Toprakbeyi topraklarının zoralımını “toplumsallaştırma” olarak sunmak.

Bugünkü toprakbeyliği ekonomisi hem serflik hem kapitalizm özelliklerini taşır. Marksizm bu gerçeği kabul eder, ama bundan hareketle demokratik devrim ile sosyalist devrimi karıştırmaz.

Toprakbeylerinin mülksüzleştirilmesi:

  • Ekonomik olarak devrimcidir,
  • Demokratiktir,
  • Ama sosyalist değildir.

Buna “toplumsallaştırma” adını takmak, küçük-burjuva bir ütopyadır.

7. Sonuç

  • Proleter sosyalizmi, köylü hareketinin demokratik içeriğini destekler.
  • Fakat onu sosyalist ilan etmez, idealleştirmez.
  • Kent ve kır proletaryasının bağımsız örgütlenmesi temel koşuldur.
  • Demokratik devrim, ancak sosyalist devrim mücadelesine zemin hazırlar.
  • “Toprak eşitliği” ya da “toplumsallaştırma” gibi sloganlar burjuva-küçük burjuva hayalleridir.

Proletaryanın görevi:

Demokrasi uğruna en kararlı mücadeleyi yürütmek, ama sosyalist amaçlardan bir an bile kopmamaktır.

Küçük-Burjuva Sosyalizmi Ve Proleter Sosyalizmi
+ - 0

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin