Demokrasi Söylemi, Gerçeklik ve CHP
Cumhuriyet Halk Partisi, tarihsel olarak Türkiye’de demokrasinin taşıyıcısı iddiasını sürdürmüş bir parti. Ancak parti içi işleyişe bakıldığında, demokrasi çoğu zaman bir söylem düzeyinde kalmış; hizipler arası iktidar mücadelesi gerçek bir demokratik katılımın ve üretimin önüne geçmiş durumda. Bugün CHP’de yaşanan kriz, aslında parti içi demokrasinin eksikliğinin çıplak göstergesidir.
CHP’de Hizip Gerçeği: Yönetim Savaşları
CHP’de hizipler, yalnızca farklı görüşlerin ifadesi değil, yönetimi tamamen ele geçirme arzusuyla varlığını sürdürüyor.
- Amaç, partiyi yönetmek: Her hizip, partinin tüm mekanizmalarını kendi kontrolüne almak peşinde.
- Taban hiziplere eklemleniyor: Parti üyeleri de “hangi hizipte yer alırsam, yönetimde bir yer kapabilirim” mantığıyla hareket ediyor.
- Üretimsizlik: Bu yarış, demokrasinin bir üretim süreci değil, iktidar kavgasına dönüşmesine yol açıyor.
Demokrasi Üretimi Yerine İktidar Paylaşımı
Gerçek demokrasi, tartışma, öneri ve katılımcı modeller üretmekten geçer. Ancak CHP’de gözlenen tablo:
- Öneri yok, çözüm yok: Çoğu hizip kendi varlığını koruma dışında programatik bir öneri üretmiyor.
- Demokrasi örtüsü: “Demokrasi” söylemi, aslında kendi hizbinin iktidarını meşrulaştırma aracına dönüşüyor.
- İki hizbin kavgası: Parti, giderek iki hizbin kavgasına sıkışıyor; “ya onlar ya biz” ikilemi üzerinden işleyen bir sistem, demokratik değil otoriter bir anlayışı besliyor.
Nispi Temsil Neden Yok?
Parti içi demokrasi için önemli bir yöntem olan nispi temsil, CHP’de gündeme bile alınmıyor.
- Hizipler istemiyor: Çünkü her hizip, partiyi tamamen kontrol etmek istiyor. Paylaşmaya, ortaklaşmaya açık değiller.
- Bütünleşme aracı: Oysa nispi temsil, partinin bütün kesimlerini yönetime dahil ederek hizipler arası denge kurabilir, örgütsel bütünleşmeyi güçlendirebilirdi.
- Kaçırılan fırsat: CHP, bu yöntemi işletmediği sürece demokrasi iddiası kağıt üzerinde kalmaya mahkûm.
Taban Hareketinin Önemi ve Üçüncü Yol İhtiyacı
CHP’nin geleceği, yalnızca hiziplerin kavgasıyla belirlenemez.
- İki yanlıştan doğru çıkmaz: İki hizbin kavgasından, demokratik bir CHP doğması mümkün değil.
- Taban hareketi şart: Gerçek demokratik dönüşüm, tabanın örgütlü iradesiyle mümkündür. Üyeler, hiziplerin parçası olmak yerine, “ortak bir CHP” anlayışını savunmalıdır.
- Üçüncü yol: Parti içinde nispi temsili savunan, yoldaşlık duygusunu öne çıkaran, hiziplerin ötesinde kucaklaşmayı isteyen üçüncü bir yol çıkış yapmadıkça, CHP’nin hizipler kavgasından kurtulması mümkün görünmüyor.
Vekillikler ve Tıkanmış Kadrolar
CHP’de 4-5 dönemdir milletvekilliği yapan kadrolar, hizip mücadelesinin aktörleri olmaktan öteye gidemiyor.
- Yenilenmeyen kadro: Parti, gençleşme ve yenilenme ihtiyacına yanıt veremiyor.
- Kavgadan ibaret siyaset: Uzun dönemli vekillerin siyaseti, çoğunlukla “kim kazanırsa yönetimi o ele geçirsin” mantığına sıkışıyor.
- Çözüm üretemeyen siyaset: Bu kadrolar halkın sorunlarına değil, hizip savaşlarına odaklanıyor.
Sonuç: Demokratik CHP İçin Çıkış Yolu
CHP, “demokrasi” söylemini yalnızca propaganda malzemesi olmaktan çıkarıp, parti içinde hayata geçirmedikçe, ülkeye de gerçek bir demokratik model sunamaz.
- Nispi temsilin hayata geçirilmesi,
- Taban hareketinin güçlenmesi,
- Üçüncü bir yolun açılması,
- Gençleşme ve yenilenmenin sağlanması,
partinin yeniden halkla bütünleşmesinin ön koşuludur. Aksi halde, CHP’de yaşanan demokrasi krizi daha da derinleşecek ve hizipler partiyi içten içe tüketmeye devam edecektir.
Sonuç: Demokratik CHP İçin Ortak Ses Çıkış Yolu
CHP, Türkiye’de demokratikleşmenin taşıyıcısı olabilmek için önce kendi içinde demokrasiyi inşa etmek zorunda. Bunun için:
- Nispi temsilin hayata geçirilmesi,
- Taban hareketinin güçlendirilmesi,
- Üçüncü yolun inşası,
- Kadroların yenilenmesi
şarttır.
Aksi takdirde CHP, hizipler arasında tükenen, örgütsel bütünlüğünü kaybeden, halktan kopmuş bir parti olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır.
Ülkeyi selamete çıkaracak güçlü ve hazır bir CHP’nin nasıl olması gerektiğine ilişkin çok ilginç, kapsayıcı ve yol açıcı önerilerde bulunan Ünal Karahasan’ın tezlerine ve Kemalizm Asıl Şimdi kitabına dikkatle bakılmalıdır.




Burhan yoldaş merhabalar yazını okudum ve bizler partinin yeniden yapılanması yeni bir söylemler ve yeni siyasi tespitler her bölgenin sorunlarının çözümü için projeler üretmek ve nispi temsil olayı ile üçüncü yol olarak özellikle soldan esinlenmiş projeler ve yeni bir tüzük değişikliği tabiki burada her şey anlatmak için zaman önemlidir ve ben başlıklar halinde anlatmaya çalıştım bu düşüncemi ben her yerde sesli bir şekilde konuşuyorum fakat bu tarz çalışmaları genel merkez bünyesinde tüm alanlara yönelik proje üretmek için akademisyenlerden çalışma komisyonları oluşturmuşlar ve Türkiyede CHP iktidara gelince neler yapacaklarının partinin programını tarışıyorlarmış ve çözüm programını hazırlıyorlarmış söylenilen bu çalışma programı eğer doğruysa bence bundan sonra parti içindeki hizmetlerde olmayacaktır diye düşünüyorum bekleyip göreceğiz hep birlikte
Teşekkürler Ayhan yoldaşım, her zaman birlik ve dayanışmamız sürecektir…