İstanbul’un birçok ilçesinde, özellikle de CHP’li belediye başkanlarının görev yaptığı bölgelerde, ilçe başkanları ve belediye yönetimleri el ele vererek “küçük olsun, benim olsun” anlayışıyla delege belirleme süreçlerine müdahale etti, etmeye devam ediyor. Bu antidemokratik yöntemler, yalnızca ilçe örgütlerinin iradesini gasp etmekle kalmıyor, aynı zamanda partimizin iktidar alternatifi olma hedefine de büyük bir darbe vuruyor.
İktidar hedefi olan bir partide, demokratik işleyişin, ortak aklın ve örgüt iradesinin yok sayılması kabul edilemez. Çünkü biliyoruz ki, iktidar yürüyüşü ancak güçlü, özgür ve katılımcı örgütler üzerinden yükselebilir. İlçe örgütlerinin sesini kısmak, partiyi yukarıdan dizayn etmek, tabanı yok saymak, sadece bugünümüzü değil, geleceğimizi de karartır.
İsimler Değil, İlkeler Öne Çıkmalı
Bu noktada, Tuzla özelinde başlatacağımız “Örgütün Adayını Belirliyoruz” çalışması, sadece bir aday belirleme süreci değil, aynı zamanda bir demokratik irade mücadelesidir. Biz isimler üzerinden tartışmaya girmeyeceğiz. Meselemiz kişiler değil, ilkeler olacak.
Kendi kendimize sormalıyız:
- Nasıl bir ilçe istiyoruz?
- Nasıl bir ilçe başkanı istiyoruz?
- Nasıl bir örgütlenme modeli partimizi iktidara taşır?
Cevap net: İlçesini çalıştırabilen, örgütü sandığa taşıyabilen, halkla ve belediye ile uyum içinde yol alabilen bir örgütçü ilçe başkanı istiyoruz. Örgütü büyütmeyen, tabanı dinlemeyen, halktan kopuk yöneticilerle ne mücadelemiz güçlenir ne de iktidar hedefimiz gerçekleşir.
Devrimci, Demokrat ve Yurtseverlere Çağrı
Bu tablo karşısında, sorumluluk devrimci, demokrat ve yurtsever tüm partililerin omuzlarındadır. Bizler, kişisel hesaplar ve küçük kliklerin çıkarları uğruna örgüt iradesinin teslim alınmasına izin vermemeliyiz.
Bugün Tuzla’da başlattığımız bu çalışma, yalnızca Tuzla’ya değil, tüm İstanbul örgütlerine bir çağrıdır:
- İlçe örgütleri, kendi iradesini yeniden kazanmalıdır.
- Delege seçimleri ve aday belirleme süreçleri şeffaf, katılımcı ve demokratik olmalıdır.
- Örgütün değil, birilerinin belirlediği aday anlayışı artık son bulmalıdır.
Bizim amacımız, örgütü tabandan tavana yeniden inşa etmek, partimizin halkın beklentileriyle buluşmasını sağlamak ve iktidar hedefine yürüyüşümüzü güçlendirmektir.
Son Söz: Belediye Başkanlarını Uyarıyoruz, Örgüt Kazanırsa Halk Kazanır
Unutmayalım, örgüt kazanmazsa halk da kazanamaz. Örgüt iradesinin yok sayıldığı, tabanın sesi kısılmış bir partinin iktidar yürüyüşü sekteye uğrar. Belediye Başkanlarına çağrıda bulunuyoruz. Ben merkezli anlayışlarınızla inat etmeyin. Birçok ilçede üye katılımı % 15. Örgütün % 85’ini yok sayarak ülkenin geleceğini karartmayın. O yüzden diyoruz ki:
“Örgütün adayını örgüt belirler!”
Bu ilkeyi savunmak, yalnızca Tuzla’da değil, tüm ilçelerde bir demokrasi mücadelesidir. Hep birlikte, ortak akılla, omuz omuza, yurtseverlerin, devrimcilerin ve demokratların sesiyle yükseliyoruz.



