Örgütü Tasfiye Edenler, Halkın Umudu Olamaz!
CHP’de delege seçimleri, örgüt içi demokrasinin değil, yerel iktidarların tahakkümünün sahnesine dönüşmüş durumda.
Kartal’da yaşananlar, bu yozlaşmanın en açık, en sert örneğidir:
Bakanlık düzeyinde görev yapmış, bilgi, birikim ve deneyimiyle partiyi büyütecek olan Mustafa Kul gibi bir ismin delege yapılmaması, artık kişisel iktidarların örgütü nasıl esir aldığını gözler önüne seriyor.
Bu karar, yalnızca bir kişinin dışlanması değil;
- Örgüt aklının,
- Liyakatın,
- Halkla bağ kurma iradesinin tasfiyesidir.
Bu anlayışla CHP’nin iktidar olması hayal değil, aldatmacadır!
Gökhan Yüksel ve Diğerleri: Koltuğu Korumak, Örgütü Dağıtmak
Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in delege seçimlerini yönlendirmesi, örgütü birleştirmek yerine parçalamayı tercih ettiğini gösteriyor.
Ama bu tavır yalnızca Kartal’a özgü değil!
Türkiye’nin dört bir yanında belediye başkanları, halkın iktidarını değil kendi koltuklarını koruma derdinde.
Görün o ki, bu isimlerin aklında ülke iktidarı yok!
Olsaydı, örgütü bölen değil büyüten adımlar atarlardı.
Bugün yaşananlar, yerel iktidarların:
- Halktan kopuk,
- Örgütten uzak,
- Kendi çevresini tahkim eden bir çizgide ilerlediğini gösteriyor.
Bu Zihniyetle Yol Alınmaz!
CHP’nin iktidar iddiası, örgütü dışlayan, kanaat önderlerini susturan, muhtarları yok sayan, emeği yok eden bir anlayışla taşınamaz.
Bu zihniyet:
- Halkın umudu olamaz!
- Değişimin taşıyıcısı olamaz!
- Tarih yazamaz!
Örgütü hiçe sayan bu düzen, CHP’yi iktidara değil, kayıp bir geleceğe götürür.
Örnek Mi Arıyorsunuz? Selim Belediye Başkanı’na Bakın!
Belediye Başkanı’na bakın.
Kendi iktidarını değil, örgütü büyütmeyi hedefleyen, şeffaf, hesap verebilir bir yaklaşım sergiliyor. Yaptığı açıklamada, “ ilçe kongresi sürecinde, hiçbir aday veya liste lehinde ya da aleyhine tutum sergilemeyeceğini kamuoyu ile paylaşıyor.”
CHP’nin tüm yerel yöneticileri bu tavrı rehber edinmeli!
Aksi takdirde, halkın iktidarına giden yol daha da kapanır.
Örnek Mi Arıyorsunuz? Selim Belediye Başkanı’na Bakın!
Eğer örgütü önceleyen, birleştiren ve halkla güçlü bağ kuran bir tavır görmek istiyorsanız, Selim Belediye Başkanı’na bakın. Kendi iktidarını değil, örgütü büyütmeyi hedefleyen, şeffaf ve hesap verebilir bir yaklaşım sergiliyor. Yaptığı açıklamada, “İlçe kongresi sürecinde hiçbir aday veya liste lehine ya da aleyhine tutum sergilemeyeceğini kamuoyu ile paylaşıyorum” diyor.
CHP’nin tüm yerel yöneticileri bu tavrı rehber edinmeli; aksi takdirde halkın iktidarına giden yol daha da kapanır.
Son Söz: Ya Değişim Ya Çöküş!
Delege seçimleri, CHP’nin geleceğini belirleyecek tarihi bir eşiktir.
Mustafa Kul gibi bir ismin dışlanması, bu eşikte yanlış tarafa geçildiğinin en açık göstergesidir.
Bu anlayışla:
- Ne iktidar olunur,
- Ne umut olunur,
- Ne de tarih yazılır!
Ya örgüt iradesini yeniden hâkim kılacağız…
Ya da bu yanlışlarla CHP’yi ve halkın umudunu birlikte kaybedeceğiz.




