Burhanettin YILMAZ
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Tuzla’nın Plajı Halkındır, Bakanlığa Devirle Demokrasi Gasp Ediliyor.

Tuzla’nın Plajı Halkındır, Bakanlığa Devirle Demokrasi Gasp Ediliyor.

Türkiye’de yerel seçimler yalnızca sandıkların kurulup oyların sayıldığı bir yarış değil, aynı zamanda iktidar ile halk arasında yürüyen hizmet kavgasının da ön cephesidir.

Advert
service
0
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Advert

Burhanettin Yılmaz

 

Türkiye’de yerel seçimler yalnızca sandıkların kurulup oyların sayıldığı bir yarış değil, aynı zamanda iktidar ile halk arasında yürüyen hizmet kavgasının da ön cephesidir. Bu kavga bazen bir parkta, bazen bir kreşte, bazen de bir halk plajında kendini gösterir. Bugün o cephelerden biri Tuzla.

2024 yerel seçimlerinde 84.094 oy alarak halkın açık iradesiyle göreve gelen CHP’li Belediye Başkanı Eren Ali Bingöl liderliğinde halkçı bir yerel yönetim anlayışı kurulmaya çalışılırken, merkezi iktidarın müdahaleleri bu iradeye çelme takmakla kalmıyor; doğrudan halkın yaşam alanlarını hedef alıyor.

Plaj Bahane, Yetkiyi Gasp Etmek Şahane

Tuzla Belediyesi’nin tüm yapım, altyapı ve organizasyon süreçlerini üstlenerek ücretsiz şekilde halkın hizmetine sunduğu halk plajı, merkezi idarenin tasarrufuyla Bakanlık eliyle özel bir şirkete 10 yıllığına kiralandı. Bir başka ifadeyle, halka ait olan bir alan, özel sektöre devredildi. Üstelik ne yerel meclis onayı alındı, ne halkın fikri soruldu.

Bu uygulama ilk değil; muhtemelen son da olmayacak. Son yıllarda özellikle CHP’li belediyelere ait bazı parklar, tesisler, kreşler, sosyal yardımlaşma merkezleri ve sahil işletmeleri Bakanlıklar aracılığıyla el değiştiriyor. Gerekçe hazır: “Yatırım yapılacak, daha profesyonel işletilecek.” Gerçekse şu: Halkın olan halktan alınarak, ranta ve sermayeye tahsis ediliyor.

Halka Hizmet Engelleniyor, Yerel Demokrasi Yok Sayılıyor

Oysa bir belediyenin temel görevi, halkına hizmet etmek; kamu alanlarını kamusal biçimde yönetmektir. Belediyeler, seçimle gelir; kamuoyunun gözü önünde, hesap vererek çalışır. Oysa Bakanlıklar eliyle yapılan bu devirler şeffaf değildir, halkın denetimine kapalıdır. En önemlisi, yerel yönetimlerin anayasal görev alanlarına bir müdahaledir.

Bir halk plajının özel bir şirkete verilmesi, yalnızca bir sahilin kiralanması değildir. Bu aynı zamanda yerel demokrasinin tırpanlanması, belediyecilik hizmetlerinin felce uğratılması anlamına gelir. Özellikle yaz aylarında denize girmeye bütçesi yetmeyen binlerce yurttaş için ücretsiz plajlar, bir sosyal hizmettir. Şimdi bu hizmet gasp ediliyor.

Belediye Yasal Süreci Başlattı, Sıra Halkta

Tuzla Belediyesi, söz konusu tahsise karşı hukuki süreci başlattığını açıkladı. Ancak hukuk mücadelesi kadar önemli bir başka güç daha var: halkın kolektif iradesi.

Belediye Başkanı Eren Ali Bingöl, bu süreçte sadece hukuka değil, aynı zamanda Tuzla halkının vicdanına güvenmelidir. Çünkü bu plaj, sadece bir sahil değil; halkın alın teriyle yapılan bir kamusal yatırımdır. Ve halk buna sahip çıkmaya hazırdır.

CHP Tuzla Örgütü Sessiz Kalmamalı

Bu noktada CHP Tuzla İlçe Örgütü’ne düşen görev de hayati önem taşımaktadır. Bu olay yalnızca bir imar planı ya da devir sorunu değildir. Bu doğrudan yerel seçimin halkçı sonuçlarını geçersiz kılmaya çalışan merkezi müdahaleciliğe karşı bir sınavdır.

CHP Tuzla Örgütü, derhal kamuoyunu bilgilendiren bir basın açıklaması yapmalı, halkı kendi plajına, kendi hakkına sahip çıkmaya çağırmalıdır. Çünkü sessiz kalınan her alan, yarın başka bir sosyal hizmetin devriyle, bir iştirak şirketine kayyum atanmasıyla sonuçlanabilir.

Son Söz: Bu Mücadele Herkesin Mücadelesidir

Tuzla’da yaşananlar sadece bir ilçenin meselesi değildir. Bu tüm muhalif belediyelere gözdağı verme planının bir parçasıdır. Bugün plaj, yarın halk ekmek, ertesi gün kreş…

Bu nedenle bu mesele yalnızca CHP’nin değil; tüm muhalefetin, tüm sendikaların, çevre örgütlerinin ve yurttaşların meselesidir. Çünkü kamusal alanlar satılamaz, devredilemez; halka aittir.

Unutmayalım: Bir halk sahiline sahip çıkarsa, geleceğine de sahip çıkar.

 

Tuzla’nın Plajı Halkındır, Bakanlığa Devirle Demokrasi Gasp Ediliyor.
+ - 0

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin