Burhanettin YILMAZ
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. CHP’yi Kim Savunacak?

CHP’yi Kim Savunacak?

Cumhuriyet Halk Partisi, son yılların en yoğun ve çok yönlü saldırılarıyla karşı karşıya. Siyasi baskılar, yargı müdahaleleri, kayyum atamaları, medya manipülasyonları ve parti içi hizip savaşları, CHP’yi tarihinin en zor dönemlerinden birine sokmuş durumda.

Advert
featured
service
3
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Advert

Parti Çoklu Saldırılar Altında, Ama Direnç Zayıf

Kuşatma Altındaki CHP

Cumhuriyet Halk Partisi, son yılların en yoğun ve çok yönlü saldırılarıyla karşı karşıya. Siyasi baskılar, yargı müdahaleleri, kayyum atamaları, medya manipülasyonları ve parti içi hizip savaşları, CHP’yi tarihinin en zor dönemlerinden birine sokmuş durumda.

16 CHP’li belediyeye kayyum atanması, İstanbul İl Başkanlığı’na mahkeme kararıyla “çağrı heyeti” adı altında bir kurul atanması, ilçe kongrelerindeki usulsüzlük tartışmaları ve üstüne gelen olağanüstü kurultay çağrıları, partiyi adeta bir kriz sarmalına hapsetti.

Ama ne yazık ki, bu kadar ağır saldırı altında olan bir partiye baktığımızda, savunmayı üstlenecek güçlü bir iradenin, net bir stratejinin ve ortak bir duruşun olmadığını görüyoruz. Tepedeki kadrolar koltuklarını korumanın derdine düşmüşken, tabandaki örgütler de dağınık ve etkisiz bir görüntü sergiliyor.

Bu noktada yanıt bekleyen en kritik soru şudur:
“CHP’yi kim savunacak?”

Tavanın Sessizliği: Koltuk Kavgaları, Liderlik Krizi

CHP yönetiminin en temel sorunu, iç kavgaları dışarıdan gelen saldırıların önüne koymasıdır.

  • İstanbul 38. Olağan İl Kongresi’nin iptali sonrası yaşanan kayyum tartışmaları, partinin yönetim krizinin en somut göstergesidir.
  • Özgür Özel’in genel başkanlığına rağmen İstanbul örgütünde yaşanan hizip savaşları kontrol altına alınamamış, Gürsel Tekin’in il başkanı olarak atanması yeni bir gerilim alanı yaratmıştır.
  • İstanbul başta olmak üzere birçok ilde, ilçe kongreleri ve delegasyon seçimleri, ideolojik tartışmalardan çok hizipler arası güç çatışmaları üzerinden yürütülmektedir.

Parti tavanında, ideolojik bir birliktelikten ziyade, kişisel ikbal mücadelesi hâkim. Bu durum, dış saldırılar karşısında CHP’nin reflekslerini zayıflatıyor. Lider kadrolar, belediyeler üzerinden güç devşirme derdine düşerken, parti kimliği erozyona uğruyor.

Tabanın Çaresizliği: Başkalarının Değirmenine Su Taşıyor

CHP’nin bir diğer büyük sorunu, taban-tavan arasındaki derin kopukluktur.

Taban, tavandaki koltuk savaşlarından bıkmış durumda ama ne yazık ki kendi iradesini ortaya koyacak güçlü bir örgütlülükten yoksun. Parti üyeleri, delegeler, kadın ve gençlik kolları, uzun süredir merkez yönetimin kontrolüne sıkışmış durumda.

En vahimi ise, tabanın kimi zaman tavandaki hiziplerin manipülasyonuna kapılmasıdır. Delegeler, belediye başkanlarının kapı kulu olmuş durumda, tarafsız bir tavır almak yerine farklı kliklerin arka bahçesi hâline geliyor. Bu da tabanı pasifize ediyor ve aslında “ders vermek” yerine “onların değirmenine su taşıyan” bir yapı ortaya çıkarıyor.

Bu durumun somut sonuçları:

  • İl ve ilçe örgütleri, gerçek bir siyasal aktör değil, hiziplerin araçları hâline geliyor.
  • Örgütler, parti politikalarının belirlenmesinde söz sahibi olamıyor.
  • Gençlik kolları ve kadın kolları, parti içinde asli rollerinden uzaklaştırılıyor.

CHP’nin Savunmasızlığı: Çoklu Saldırılar Karşısında Zayıf Refleks

CHP, tarihinin hiçbir döneminde bu kadar farklı cepheden saldırıya uğramamıştı. Ancak sorun şu ki; partiyi savunacak güçlü bir kurumsal refleks geliştirilmiş değil.

Saldırı Başlıkları:

  • Yargı Müdahaleleri: İstanbul İl Başkanlığı’na mahkeme kararıyla “çağrı heyeti” atanması, partinin kendi örgüt iradesinin yok sayılması anlamına geliyor.
  • Kayyum Süreci: 16 CHP’li belediyeye kayyum atanmasına rağmen, partiden güçlü bir direniş örgütlenmedi.
  • Medya Manipülasyonu: Ana akım ve sosyal medya üzerinden CHP’nin sürekli itibarsızlaştırılması.
  • İçerden Çökertme Riski: Parti içi hizipler, dış saldırılarla birleşince savunma hattı tamamen zayıflıyor.

Oysa bu noktada, örgütlü ve kararlı bir taban hareketi, partiyi sahada daha güçlü kılabilirdi. Fakat örgütler, etkisiz bırakıldıkları için saldırılar karşısında tek bir merkezden yönetilen, birleşik bir savunma hattı kurulamadı.

Çözüm: CHP’yi Kim Savunacak?

CHP’nin bugünkü dağınık yapısı, hem iktidarın hem de parti içi hiziplerin işine yarıyor. Fakat bu tablo değişmezse, CHP’nin siyasetteki belirleyici rolü giderek zayıflayacak.

Bu noktada üç temel adım şart:

a) Tabanın Örgütlenmesi

  • Mahallelerden başlayarak taban örgütlülüğünün yeniden inşa edilmesi.
  • Gençlik ve kadın kollarının asli aktör hâline getirilmesi.
  • Delegelerin hiziplerin aracı değil, halkın temsilcisi olması.

b) Parti İçi Demokrasinin Güçlendirilmesi

  • Kongrelerde şeffaf ve eşitlikçi bir seçim sistemi.
  • Tüzük değişiklikleriyle örgütlerin karar alma süreçlerinde etkinleşmesi.
  • Belediye başkanları üzerinden kurulan kişisel iktidar alanlarının sınırlandırılması.

c) Stratejik Bir Savunma Hattı Kurulması

  • Kayyum süreçlerinde örgütlü direniş ve hukuki mücadele.
  • Medya saldırılarına karşı proaktif iletişim stratejisi.
  • Parti içinde hiziplerin değil, halkın çıkarlarını önceleyen ortak bir dilin oluşturulması.

Sonuç: Yeniden Kurucu Bir CHP Mümkün mü?

Cumhuriyet Halk Partisi, bugün çoklu saldırıların hedefinde ama en büyük sorunu kendi içinden kaynaklanıyor: örgütsüzlük, hizipçilik ve refleks zayıflığı.

Eğer taban-tavan kopukluğu giderilmez, örgütler yeniden güçlendirilmez ve hizipler arası kavgalar sonlandırılmazsa, CHP’yi savunacak bir irade kalmayacak. Ancak örgütlü, demokratik ve sahici bir taban hareketiyle, partinin kurucu ruhunu yeniden canlandırmak mümkün.

Unutulmamalıdır ki;

Partiyi ancak halk savunur, halkı da ancak örgütlü bir CHP koruyabilir.

 

 

CHP’yi Kim Savunacak?
+ - 3

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. 11 Eylül 2025, 14:19

    Yıkılmadık…
    Ayaktayız…
    Çakmalar gölge etmesin…
    Tabutumuz bu pislikleri temizlemeye…
    Ülkeyi..
    Toplumu karanlıktan aydınlığa çıkarnaya yeter…
    ***
    Sizler kaybedenin CHP olmadığını ülkenin kaybettiğini anlayana kadar yapacak çok işimiz var…
    Bu hafta Ankara’daki mitingimize gelin görün…

    Cevapla
  2. 11 Eylül 2025, 14:53

    Sayın sol medya adına yazılar yazan arkadaş sen bu yazılarını yazarken galiba parti içindeki hep olumsuzlukları görünüyorsun neden partinin geçmişinde üst düzey yöneticilerin yapmış oldukları olumsuzlukları ve oatçrtinşn bu duruma gelmesinde katkısı olanları yıllarca AKP nin karşında seçim kayıp etmişler ve TC nin yıkılmak istendiğini Türkiye yi tamamen orta doğu bataklığına sürüklemeye çalışan mühürsüz oylara YSK da dava açmayan ve o dönemde hem millet vekili olan hem genel sekreterliği görevini yürüten insanların yaptığı 13 kez seçim kayıp etmiş ve şimdide partiye AKP eliyle CHPnin içerisinde kargaşa yaratarak ve beşinci polisi İstanbul ilinin önünde insanlara saldırarak içeri zorla girmek isteyen ve bu partinin bu günkü şartlara nasıl geldiğini neden görmezden geliyorsun ve özgül özel yönetiminde CHPnin oylarının artığını ve her gün parti örgütünün alanlarda mücadele ettiğini neden görmezden geliyor sun ve partinin bu bu zor koşullarda AKP faşizmine karşı direndiği neden görmezden geliyor sun bence biraz taraflı gibi yazılar yazarak parti içi verilen yeni gelişme lerim bundan sonra da partinin yeniden yapılanması için atılan ve önündeki süreçte tüzük kurultayı yapılacak parti yeni bir siyasal sosyal ve emeği ve bu ülkedeki Demokratikleşmesi için atılacak adımları neden görmezden geliyorsun sende biliyorsunki bu ülkenin ve Büyük orta doğu projelerini hayata geçirilmesi için CHP nin iktidarında engel olacağını ABD emperyalizminin ondan dolayı CHPnin iktidara gelmesini engellendiğini sende iyi biliyorsun neden görmezden geliyorsun ve tekrardan CHPnin başına gelmek isteyenlerin geldikleri akp nin ekmeğine yağ süreceğini sende iyi biliyorsun ve neden görmezden geliyorsun CHPnin yönetimlerinin kayyumlarla alınmasını neden görmezlikten geliyorsun sözüm şimdilik bu kadar sen kendine sol medya diyorsun fakat yapılan bu akp ve ABD projenin görmezlikten geliyorsun

  3. 11 Eylül 2025, 21:08

    Sizi kutluyor ve alkışlıyorum👏👏👏👏
    CHP’nin gerçeklerini,bir,bir tespit etmişsiniz.Bu yazınızı büyük Puntolar’la yazıp GENEL MERKEZİN DIŞ CEPHESİNE asmak gerekiyor.
    Çok can alıcı bir soru tespit etmişsiniz.
    Bu soru; partili olarak bizlere de çok soruluyor.Biz de ister istemez Halka soruyoruz,
    CHP’yi Kim SAVUNACAK❓diye…
    Bir çok CHP’li seçmen,
    Şöyle Cevap Veriyor.
    Kimler CHP’yi yiyorsa onlar CHP’yi savunma görevi de üstlensinler.
    Bu acı gerçeği, inkar etmek olanaksız…
    CHP’li Belediyelerden iş,ihalle alan kişilere baktığımız zaman AKP’li ve MHP’li iş adamları…
    Bir çok Belediye de çalışan Üst düzey bürokratlar,AKP’li,MHP’li.
    Personel işe alımlarında,AKP’li,MHP’l,İYİ Partili.
    Peki bütün olan biten bu riyakarlığa,sahtekarlığa karşın,CHP’li kimseler nasıl dönüp CHP’yi savunabilsinler..
    Yani CHP’li seçmeni, CHP’nin yeyici takımı kullanmış olmuyor mu❓
    Üstelik bazı CHP’li Atanmış Belediye Başkanları; Sol ve Sosyal Demokrat kişileri işten çıkarıyor,CHP,Genel Merkezi,İL.İLÇE örgütleri de seyrici kalıyor.Böyle bir CHP düşmanın başına❗Örnek mi;
    Konyaaltı Belediyesinden .
    400 çalışan,sol ve demokrat gencin,yaşam hakkı olan çalışma hakkları ellerinden alındı.
    Bunun gibi ayıplar İzmir’de yaşandı.
    Özgür Özel ve Beslemeleri olan biten bu kirlilikler e seyrici kalmakla yetindi.
    Onun için de CHP’yi kim yiyor,kim sömürüyor,kim imkanlarından yararlanıyor ise güçleri yetiyor ise CHP’yi
    Savunsunlar da görelim
    demek içimden de gelmiyor değil..
    Burhanettin bey,
    Çok Teşekkürler,
    Her Sol yelpazede Siyasal Olarak düşünenlerin,Dugu ve Düşüncelerine Tercüman olduğunuz bir yazı kaleme almışsınız.Eline,koluna Sağlık👍👏👏🙏🙋‍♂️😁

    Cevapla
Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin