Sol Gözüm!

Sol gözümden dün, 30 Mayıs günü, geçirdiğim ameliyat (OP) iyi geçti.

Dün sol gözümde, tıpta “Makuladegeneration” diye adlandırılan “kuru ve ıslak/yaş” diye bilinen bir hastalığın ıslaklığını kurutmak için iğne ile bir tedavi uygulandı.

Uygulanan ve randevu listesinde ilk OP olup, göz içi ve etrafı uyuşturulduktan 5-10 dakika sonra, sol gözüme iğne ile “Lucentis” sıvı ilacı enjekte edildi.

Şimdilik bu tedavi, 4 hafta ara ve her tedaviden 4-5 gün sonra yapılacak kontrol ile devam edecek.

3 tedaviden sonra, 22.8. günü yapılacak kontrol ile tedavinin devamı ve aralık süreleri hakkında karar verilecek.

Lübeck kentindeki ve bugün Lübeck üniversitesi bünyesinde bulunan göz kliniği olup, Almanya’nın en iyi göz kliniği olduğunu, 20 yıl önce bir tıp bilim dergisinde okumuştum.

Lübeck’te göz doktorlarının pek çoğunun,

yukarıda andığım ve bugün Lübeck üniversite bünyesinde olan göz kliniğinde çalışmış ve de kendi muayenesini açmış olduğu bilinir.

Ayrıca Lübeck’te sayıları 4-5 olan özel göz klinikleri de vardır.

Benim bu ve her seansı ameliyat diye adlandırılan tedavim, kentimizin Üniversite mahallesindeki MGZ göz kliniğinde başladı ve orada devam edecek, kontrollerim ise, Lübeck Belediye Sarayı meydanındaki göz doktorları muayenehanesinde yapılacaktır.

Değerli arkadaşım M.S., geçen yıllarda Türkiye’de geçireceği tatil sırasında, İstanbul’da özel bir göz hastanesinde göz ameliyatı olmak için, bir kızına, hastane ile telefon görüşme yapıp, randevu almasını ve de ameliyat ücretini öğrenmesini rica eder.

Arkadaşım M.S.’nın kızı babasının ricasını yerine getirir ve bağlantı kurduğu göz hastanesinde bir profesör ile telefon konuşması yapar.

Randevu ayarlanır, ameliyat ücreti üzerinde anlaşılır.

Hoca kızımıza, Almanya’nın hangi kentinden aradığını sorar. Kızımız da Lübeck kentinden aradığını söylediğinde, Hoca: “Almanya’nın en iyi göz doktorları Lübeck kentindedir. Babanız neden orada ameliyat olmak istemez de, bize gelmek ister” diye sorar.

Istanbulda’ki adını veremeyeceğim bu göz hastanesinin bir çalışan emekçisi olan, tıp ahlâkını destur edinmiş saygın bilim adamı profesörün tavsiyesi üzre ve TÜRGEM üyesi olan arkadaşım M.S., Lübeck’te katarakt ameliyatını gerçekleştirir.

Bana, kent merkezindeki muayenehanesinde erken teşhis konulmuş olan; geç teşhis edildiğinde körlüğe kadar götürebilen, tıp’ta adı “Makuladegeneration” rahatsızlığım ile ilgili

ilk tedavimi dün, göz tıp’ı üzerine 8 yıllık teçrübe edinmiş genç kadın Dr. Holschuh uyguladı ve programdaki diğer OP seanslarını da yine o gerçekleştirecek.

Doktorum, göz ve çevresindeki uyuşukluğun 6 saat devam edebileceğini, 3-4 gün göze su kaçırmamam üzerine ve şayet ağrı yaptığında reçetesine yazdığı kremi kullanmamı tavsiyede bulundu.

Ve de gözümde her hangi bir aşırı ağrı gibi şikayetim olacak olursa, 24 saat başvurabileceğim adresi de taşıyan bir bilgilendirme kağıda da , elime verildi.

Eve dönüşte, Dursun arkadaşımın pastanesine yakın otobüs durağında inip, kendisi ile 1 saat sohbet edip, CB 2. Tur seçimini değerlendirdik.

Dün hava güneşli olduğundan, ameliyatlı gözümü korumam için, korsan göz gözlüğünü

eve dönüşte ve de evde de 4 saat kullanıp, gözümü rahatlattım.

Babam 90’lı yılların başında bir gün,

gözünün birinin görmez olduğunu anladığında, yapılan  tedaviler tepki vermemiş olduğu söylemişti.

İhtimal, babamın göz hastalığı da; “Makuladegenerasyon” idi.

Zira bu rahatsızlık da, pek çok rahatsızlık gibi

irsi olup, nesil takip ettiği bilinmektedir.

TÜRGEM’in 20 Mayıs günü gerçekleştirdiği,

“19 MAYIS Şenliği ve ATATÜRK’ü Anma, Anlama, Anlatma ve Gençlerimizi Tehlikelerden Koruma

Etkinliğimize” katılan Almanya’nın en büyük sağlık sigortası olan DAG’ın bir görevlisi eşi ve bir komşu delikanlısı ile katılmıştı.

Şölene katılan, özellikle TÜRGEM üyesi olmayan konuklarımızla kısa da olsa sohbet etmeye ilgi gösterdik.

DAG görevlisi ile daha önce gözüm ile ilgili sorunu da konuşmuş olduğumdan, beni eşi ile tanıştırdığında, eşinin de benim göz rahatsızlığından tedavi görüp, sağlığına kavuştuğunu öğreniyorum.

Ben de merakından soruyorum; her 4 hafta da bir olup, 20’den fazla tedavi gördüğünü söylüyor, konuğumuz.

Belleğim beni, yazılı anılarımı kurcalamaya itti.

Kasım 2019‘da anı defterimde, sol gözümde de, ama o zaman henüz “kuru” olan Makuladegeneration olduğunu tesbit eden Nijerya kökenli olup, ailesinde Müslüman ve Hristiyanların da olduğunu söyleyen ve beni katarakt ameliyatına havale eden doktorumun: “Sizi karanlıkta bırakmayacağım” sözü bende büyük bir moral gücü yaratmıştı.

Akşamın erken saatlerinde biricik evladımız telefon etti ve “ Babam, nasılsın? Ameliyatın nasıl geçti?” Diye hal hatır sohbetinden sonda, evladıma: “Belli aralıklarla göz muayenesini yaptırmasını ve de büyük babasında ve babasında “ Makuladegeneration hastalığının olduğunu ve de bu hastalığın irsi olduğundan, dikkatli olmasını tavsiyede bulundum.

Dostlarım; babam her ne kadar: “Bir kafaya bir göz yeter” demiş ise de, siz gözlerinizi, “gözünüz gibi” çok seviniz ve koruyunuz.

Sevgi  dolu ve esen kalınız.

Remzi Uysal

Lübeck, 31 Mayıs 2023