✍ Yazan: Burhanettin Yılmaz
Solmedya – Yerel Gözlem / Ekim 2025
Belediyecilik artık sosyal medyada bir gösteriye dönüşmüş durumda.
Her ay aynı cümlelerle yapılan paylaşımlar, gerçek hiçbir bilgi içermiyor. Halk, yönetenlerin hangi kararları aldığını, o kararların nasıl uygulanacağını bilmeden “hayırlı olsun” mesajlarıyla oyalanıyor.
Sosyal Medya Meclisleri: Aynı Cümle, Hiçbir İçerik
Belediye meclis üyelerinin paylaşımlarını dikkatle inceleyin:
“Ekim ayı meclis oturumumuzu gerçekleştirdik, alacağımız kararlar ilçemize hayırlı olsun.”
Belediye başkanlarının dilinde ise hep aynı kalıp:
“Meclis grubumuzla bir araya geldik, çalışmalarımızı değerlendirdik.”
Bu sözlerin halk için bir karşılığı yok.
Çünkü ortada açıklanan karar yok, plan yok, uygulama yok.
Sadece bir toplantı yapıldığı söyleniyor ama o toplantının içeriği, kamuoyundan gizleniyor.
Bu, yerel demokrasiyi güçlendiren değil, biçimsel bir PR anlayışıyla halktan uzaklaştıran bir tutumdur.
“Fotoğraf Verdik, Oldu” Anlayışı
Artık birçok belediyede başarı ölçüsü, “kaç proje üretildi?” değil, “kaç fotoğraf paylaşıldı?” noktasına geldi.
Toplantıdan bir kare, masada birkaç dosya, ciddi bir yüz ifadesi… Ve altına klasik cümle:
“İlçemiz için durmadan çalışıyoruz.”
Oysa halk biliyor: Çalışmak, sadece paylaşım yapmak değildir.
Çalışmak, sokağın sorununa çözüm üretmek, kararları açıkça duyurmak, uygulamayı şeffaf biçimde yürütmek demektir.
Sosyal medyada vitrin kurmak kolaydır; ama o vitrinin arkasında boşluk varsa, halk bunu eninde sonunda fark eder.
Gerçek Şeffaflık, Paylaşmak Değil Açıklamaktır
Bir belediyenin halkına karşı sorumluluğu, toplantı fotoğrafı paylaşmakla bitmez.
Asıl sorumluluk, alınan kararları kamuoyuna açık biçimde paylaşmak, bütçeyi şeffaflaştırmak ve uygulama takvimini halkın denetimine sunmaktır.
Belediyecilik, “görünür olmak” değil, “hesap verebilir olmak” işidir.
Halkın belediyeden beklediği şey, şudur:
- Hangi kararlar alındı?
- Bu kararlar kimlerin yararına?
- Ne zaman, nasıl uygulanacak?
- Denetimi kim, nasıl yapacak?
Bu sorulara yanıt verilmediği sürece, yapılan her paylaşım bir “boş gösteri”dir.
Yerel Demokrasi, Fotoğrafla Değil Bilgiyle Güçlenir
Yerel yönetimler, halkın en doğrudan temas ettiği kurumlar olmasına rağmen, bilgi paylaşımında en kapalı yapılar haline gelmiştir.
Meclis oturumlarının canlı yayınlanmadığı, karar özetlerinin kamuya sunulmadığı belediyelerde “katılımcı demokrasi”den söz edilemez.
Sol bir yerel yönetim anlayışı;
- Halkın karar süreçlerine katılımını,
- Bütçe ve harcama kalemlerinin açıklanmasını,
- Toplantı sonuçlarının herkesin erişimine açılmasını
esas almalıdır.
Çünkü demokrasi, bilgiye sahip olan halkın denetimiyle mümkündür.
Sonuç: Halkın Alkışı Şeffaflığa, Değilse Sessizliğe Değildir
Belediye yöneticileri, halktan alkış bekliyorsa önce bilgi vermek zorundadır.
“Toplantı yaptık” değil, “şu kararı aldık, şu tarihte uygulayacağız” demelidir.
Halk, gösteriye değil, gerçeğe değer verir.
Facebook ve Instagram belediyeciliğiyle değil, şeffaf, hesap verebilir, halktan yana yönetim anlayışıyla bu ülkenin yerel demokrasisi yeniden inşa edilebilir.
Çünkü belediyecilik bir vitrin değil, emeğin ve halkın çıkarına bir sorumluluktur.



