Getting your Trinity Audio player ready... |
Delegeler arasında oturan Kılıçdaroğlu, gazetecilerin soruları üzerine, ‘halkın kendi siyasi sorunlarına kilitlenen bir siyasi lidere susadığını, kurultay salonunundaki coşkunun’ bunun ifadesi olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, ”Biz de onlara tercüman alacağız” diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, Önder Sav ve Gürsel Tekin protokolde yan yana oturdu. Gürsel Tekin, HABERTÜRK TV’ye şunları söyledi: “Toplum sıkışmış vaziyette. Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla sıkışmış vaziyette. Kılıçdaroğlu umut olacaktır. Biz genel başkan seçmeyeceğiz Türkiye’ye başbakan seçeceğiz. İktidarımızda baskı, zulüm, yolsuzluk olmayacak. Ben partinin emekçisiyim. Sıradan üyelikten itibaren her görevi yaparım. Yarın kurultay ne karar verirse saygı duyarım.” Diye mesaj vermişti.
Salonda hep bir ağızdan İstiklal Marşı okundu. Divan Başkanlığı seçimi yapıldı ve Kemal Anadol divan başkanı seçildi.
Ve Kemal Kılıçdaroğlu salona girdi. Onuncu Yıl Marşı ile karşılandı. Önder Sav da Kılıçdaroğlu’nun hemen yanında yer aldı. Kılıçdaroğlu protokol bölümüne ilerlerken partilileri selamlıyor. Salonda çok büyük bir coşku ve izdiham var. “Hoş geldin halkın adayı, hoş geldin sakin güç” sloganları arasında salon içerisinde ilerlemeye çalışıyordu.
Atatürk Spor Salonu sabahın ilk saatlerinden itibaren dolmaya başladı. Salonda CHP kurultaylarında alışıldık olmayan bir hareketlilik ve coşku var. Girişlerde izdiham yaşanıyor. Salona girenleri Aşık Mahsuni Şerif’in türküleri karşılıyor.
CHP 33. Olağan Kurultayı “değişim” sloganıyla yankılanıyordu. Böylesi coşkulu bir ortamda Kılıçdaroğlu, divan başkanı Kemal Anadol tarafından konuşmasını yapmak üzere davet etti.
Kılıçdaroğlu, yoğun kalabalık içerisinde zorlukla kürsüye ilerledi. Partililerin coşkulu sloganları altında konuşmasına başladı:
Kılıçdaroğlu konuşmasına; “Geliyorum, iktidara geliyoruz. Yoksulların, ezilenlerin haklarını korumak için geliyoruz. Mustafa Kemal’den İnönü’ye Ecevit’ten Baykal’a kadar bize bırakılan görkemli tarihin altında iktidara geleceğiz. Hepinizi en içten duygularla selamlıyorum.’ Diye başlayarak ülkede o günün gündem olan konularına da değinerek uzun bir konuşma yaptı.
Cumhuriyet Halk Partisi üyelerinin umut ve kurtarıcı gördüğü kurultayda Kılıçdaroğlu’nun yaptığı uzun konuşmasında en önemli sözleri ‘parti içi demokrasi ve liyakatı kesinlikle yerleştireceğiz’ söylemiydi.
Önemli vaatlerinden biri de ‘lider sultasına son verilecek’ sözüydü.
Bugün 33. Kurultaydan, 37. Kurultaya gelinen noktada muhalefet partisi olarak, 2010 Kurultayında söylediği sözlerin ne kadarını yerine getirmiştir?
Özellikle lider sultası ne durumdadır?
Partisini 9 seçimde iktidara taşıyamayan bir lider, hala koltuğu neden bırakmaz?
Parti içi demokrasi ve liyakat ne zaman hayata geçirilecektir?
Bu soruları kurultay delegeleri kendi kendilerine sorarak vicdan muhasebesi yaparak sandığa gidip ona göre oylarını kullanmalıdır.
33. Kurultay, 2011’de yapılacak seçimde ‘iktidar kurultayı’ olarak adlandırılmıştı. Bu anda 37.Kurultayı da ‘iktidar kurultayı’ olarak seslendirenlere sormak istiyorum.
33.Kurultayda Kılıçdaroğlu, 1189 delegenin oyuyla genel başkan seçildi, 9 seçimde parti iktidar olamadı.
37. İktidar Kurultayı diyerek, bir 10 yılımızı tekrar heba etmeyesiniz.