Ulusal marşın bile ‘’Korkma’’ diye başlıyorsa, sessiz kalamazsın!
Bir an kendinizi aç, susuz; barut kokuları arasında, kurşun yağmuru içinde; Çanakkale Savaşı’nda hissedin. Geride ananız, babanız, karınız, bebeğiniz…
Havada uçuşan ölüm ile beyninizi kemiren ‘’Ne yapıyorlar, nasıl yaşıyorlar?’’ düşüncesi kol kola…
Bir an kendinizi işgal altındaki İstanbul’da, bir gece ansızın evinden alınıp; işinden, ailesinden, yaşamından kopartılan Malta Sürgünleri gibi hissedin.
Meçhule giden bir gemi… Dönülür mü, dönülmez mi? Dönülürse geride kalanlar bulunur mu, bulunmaz mı?
Bir an kendinizi Samsun’a çıkmış, emperyalizme karşı direniş başlatmak için yollara düşmüş Mustafa Kemal’in yanında hissedin.
Geride bıraktıklarınız ile umutlarınız arasında yolculuk… Yarı aç yarı tok, bilinmeze doğru dağlar aşıyorsunuz.
Ne hissettiniz?
Kendinizi bir mücadelenin içinde bulmuşsanız; inandığınız bir dava varsa ‘’Hem mesut ve mutlu yaşayayım hem de mücadele edeyim’’ diyebilme şansınız var mı?
Başınıza gelebileceklerden korkma şansınız var mı?
Onurlu yaşamak istiyorsanız içinize salınan korku tohumunu beslemeyeceksiniz.
Sizi sevenlerin ‘’ Aman sus başına bir şey gelir’’ tavsiyelerine kulak asmayacaksınız.
Demokrasi size lütfedilmez. Demokrasi yüreğinizde büyür.
Yüreğinizde büyüyen demokrasiye ulaşmak mücadele gerektirir. Korku yükünü sırtından atmayan mücadele edemez!
Özgürlükler ortamında herkes bülbül gibi şakıyabilir ama insan olmak özgürlüklerin olmadığı ortamda sessiz kalmamaktır.
Bir şeyleri göze almadıkça muhalefet bile yapamazsınız. Hele ortada demokrasi yoksa ağzınızı bile açamazsınız.
Korkarsan bil ki Silivri zindanlarının o küçücük koğuşlarında yaşayanlar bile senden daha özgürdür.
Kısaca; ya başınıza gelecekleri kabulleneceksiniz, ömrünüzce birilerine köle olacaksınız ya da riskleri göze alacaksınız, korku prangasının zincirlerini kırıp özgür denizlerde kulaç atacaksınız.
Başka ihtimal yok!
Unutmayın; faşizm korkakların omzunda yükselir.
Bundan sonrasını Nazım Hikmet söylesin:
Ben yanmasam,
Sen yanmasan,
Biz yanmasak,
Nasıl çıkar karanlıklar, aydınlığa…




Harika bir yazı olmuş kardeşim
Çok iyi, okunması gereken bir yazı. Teşekkürederim.