Sözüm,
30 Ağustos Zaferinin anlamını ve değerini bilmeyenlere,
Bilip de anlamak istemeyenlere,
Kazanana düşman, kaybedene dost olan feslisine ve benzerlerinedir.
*
107 yıl önce,
İngilizlerin başını çektiği emperyalist devletler,
İngilizler, Fransızlar ve İtalyanlar gemilerini demirlediler İstanbul’a,
Ve başladılar Anadolu’nun dört bir köşesine el koymaya.
Ardından Yunanlıları da aldılar yanlarına,
Sevr dedikleri bir proje de çıkarttılar ortaya.
İstanbul’a geldikleri o ilk gün,
Bir Osmanlı paşası olan Mustafa Kemal söyledi ilk sözünü,
“Geldikleri gibi giderler.”
*
Önce unutanlara, bilmeyenlere, bilmek istemeyenlere. anlatalım,
107 yıl önceki Memleketin halini,
- İşgal edilmiş bir ülke,
- Elde ne ordu kalmış ne silah ne de cephane,
- Borç batağındaki devletin maliyesi yabancıların kontrolünde,
- Sevr projesine imza atmış bir yönetim,
- İngilizlerle iş birliği yapan bir Padişah-Halife Sultan…
Millet ise;
- Yoksulluk ve cehaletin karanlığında 40 bin köyde yaşayan,
- Ulaşımı ve iletişimi olmayan,
- Savaşlardan yorgun ve umutsuz,
- Salgın hastalıklarla kırılan,
- 600 yıldır padişahın kulu ve ümmeti olan insanlar…
*
Ama masa başındaki hesap tutmadı bu topraklarda…
Mustafa Kemal ve arkadaşları bu koşullarda,
“Ya istiklal ya ölüm” parolasıyla bindiler Bandırma Vapuruna,
Samsun’dan çıktılar yola Kuvayı Milliye ruhuyla,
Adım adım dolaştılar Anadolu’da.
Kongrelerde anlattılar çaresiz ve umutsuz insanlara…
Kendilerinin bir Millet olduğunu,
Memleketi işgalden ancak Milletin azim ve kararının kurtaracağını…
*
Milletin temsilcilerinden kuruldu Türkiye Büyük Millet Meclisi,
Ulusal Bağımsızlık Savaşımız Milletin temsilcilerinin aldığı kararlarla yönetildi.
4 yıl boyunca kadınıyla, erkeğiyle omuz omuza, cephe cephe savaşıldı işgal ordularıyla,
Mücadele edildi hainlerin çıkarttığı isyanlarla,
Ve sonunda gelindi 26 Ağustos sabahına,
Özgürlük ve bağımsızlık yolunda atılacak son adıma.
*
26 Ağustos’ta başladı Büyük Taarruz, Kocatepe’den Afyon Ovasına doğru.
5 gün süren savaşın sonunda,
Zafer doğdu 30 Ağustos’ta, Dumlupınar’da.
Zaferin Başkomutanı 1 Eylül’de gösterdi asıl hedefi,
“Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri…”
9 Eylül’de İzmir’de son verildi ülkemizin işgaline,
Geldikleri gibi gittiler, kendi ülkelerine.
Milletin azim ve kararıyla ulaştık,
Özgürlüğümüze, bağımsızlığımıza ve geleceğimize.
*
Bu süreci ve yaşanılanları tarihte kalmış olaylar diye görmek,
Günü gelince 1 gün bayram diye kutlamak ya da tatil yapmak,
30 Ağustos Zaferinin anlamını ve değerini anlamamak, bilmemek ya da bilmek istememek demektir.
106 yıl öncesinin koşullarına dönmek isteyen cahiller ve hainler,
Her dönem olmuştur ve olacaktır.
Tıpkı, 30 Ağustos Zafer Bayramı için,
“Halkın genelini ilgilendiren bir bayram olmadığını” söyleyen gibi…
Tıpkı, Ulusal Bayramlarda hastalananlar gibi…
Tıpkı, 30 Ağustos’ta kaybedenler için üzülen feslileri baş tacı edenler gibi…
Tıpkı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk’ü yok sayanlar, adını ağzına alamayanlar gibi…
*
30 Ağustos,
Emperyalizmin askeri alanda ilk defa yenildiği,
Yurdumuzu, bağımsızlığımızı ve bugün var olmamızı kazandığımız gündür.
30 Ağustos, bir Osmanlı paşası olan Mustafa Kemal’in,
Özgürlük ve Bağımsızlık yolunda 19 Mayıs’ta attığı ilk adımdan 3 yıl 3 ay 11 gün sonra,
Başkomutan olarak kazandığı Zafer’in doğduğu gündür.
*
30 Ağustos Zaferini kazanan ve bizlere emanet eden,
Ülkemizin her bir köşesinden Şehitlerimizi ve Gazilerimizi,
Ulusal Bağımsızlık Savaşımızı önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü,
Saygıyla anıyorum.
Zafer benimdir diyebilenlerin,
30 Ağustos Zafer Bayramı kutlu olsun.
*
Zafer’in doğduğu gün doğan anneme,
Ve anneme Zafer adını veren dedeme saygıyla…




Zafer Bayramımız kutlu,
Zafer Annemizin aziz ruhu mutlu olsun..
Zaferi çok yalın bir dille özetlemişsiniz . Keşke Anıt kabire gelipte RTE sloganı atan , attıran cahiller , vatan hainleri okusalarda yüzleri kızarsa , olmayan beyinlerinin bir köşesi kıpırdayabilse
Her zamanki gibi müthiş güzel .
Kalemine sağlık Tevfik Bey.
Yüreğine, kalemine sağlık Tevfik ağabey. 30 Ağustos zaferi ancak böyle anlatılabilirdi. Rahmetli deden’e de saygılar sunuyorum
Tevfik bey,yüreğinize, kaleminize sağlık.Bilinçli,iyi eğitimli bir toplum tüm güçlüklerin, yoklukların üstesinden gelir.Atatürk’ün değerini bilmeyen gafiller bir gün gelecek onlar da öğrenecek, anlayacaklar. Bıkmadan , usanmadan tarihimizi anlatmamız gerekiyor. Öğrencilerimizi Ankara’ya Anıt Kabir’e, Anafartalar’a,Conk Bayırı’na, Gelibolu’ya götürmemiz,anlatmamız,göstermemiz gerekir. gerekir
emperyal uşaklar ve serv yandaşları hainler anlamaz üstat.elimize yüreğimize sağlık
Çok güzel bir yazı 👏👏
Kalemine sağlık 👏👏