Burhanettin YILMAZ
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. 15 Eylül Soruşturması Üzerine: CHP’de Tarihi Eşik

15 Eylül Soruşturması Üzerine: CHP’de Tarihi Eşik

Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar alternatifi olarak güç kazanması, iktidar blokunda ciddi huzursuzluk yaratmış durumda.

Advert
featured
service
1
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Advert

Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar alternatifi olarak güç kazanması, iktidar blokunda ciddi huzursuzluk yaratmış durumda. AKP çevreleri, yerel yönetimlerdeki CHP etkisini kırmak için yargı mekanizmasını siyasi bir araç olarak kullanmaya başladı. 19 Mart’ta başlatılan operasyonlarla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çok sayıda CHP’li belediye başkanı hedef alındı. Bu girişimler, iktidarın ömrünü uzatma çabası olarak görülse de, kamuoyunda “yargı yoluyla darbe” algısını güçlendirme riski taşıyor.

Şimdi gözler, 15 Eylül’de görülecek kurultay iptal davasına çevrilmiş durumda. CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’na ilişkin “para karşılığı oy kullandırıldığı” ve delegasyonun manipüle edildiği iddiaları, partinin iç işleyişinde ciddi bir kriz yarattı. Olası bir iptal kararı, yalnızca mevcut yönetimi değil, partinin kurumsal yapısını ve siyasi geleceğini de derinden etkileyecek. Parti kulislerinde sıkça dile getirilen senaryo net: “Ya köklü bir değişim yaşanacak ya da ağır bir bölünme kaçınılmaz olacak” algısı var.

Kurultay sürecinde yaşanan antidemokratik uygulamalar, liyakat dışı atamalar ve delegasyon mühendisliği, CHP’nin tarihsel birikimine ve taban iradesine zarar verdi. Bu durum, örgüt içinde “sil baştan bir yenilenme” çağrılarını güçlendirdi. Özellikle genç kadrolar ve yerel örgütler, parti içi demokrasinin yeniden tesis edilmesini talep ediyor. Bu talepler, yalnızca bir iç reform değil, Türkiye’de muhalefetin yeniden yapılandırılması açısından da kritik öneme sahip.

Kemal Kılıçdaroğlu cephesi, olası iptal kararına karşı hazırlıklı. “Parti yönetilmek zorunda, kaçmak olmaz” diyerek yeniden göreve talip olabileceğinin sinyalini verdi. Bu çıkış, hem örgüt içinde hem de kamuoyunda yankı uyandırdı. Kılıçdaroğlu’nun dönüşü, kurultay sürecinde aktif rol oynayan bazı isimlerin siyasi kariyerlerini sarsabilir; bu kişiler, yargı süreci sonucunda siyasi yasaklı konuma düşebilir.

Bu kriz aynı zamanda bir fırsat penceresi açıyor. Kılıçdaroğlu’nun uzun süredir üzerinde çalıştığı program ve tüzük değişiklikleri, bu süreçte hayata geçirilebilir. Yapılacak değişiklikler, CHP’yi Atatürk ilkelerine bağlı, genç ve dinamik kadrolara devredecek bir dönüşümün kapısını aralayabilir. Parti içi demokrasinin yeniden inşası, yalnızca CHP’nin değil, Türkiye’deki muhalefetin geleceği açısından da belirleyici olacak.

15 Eylül süreci, CHP’nin iç dengelerini ve Türkiye siyaseti üzerindeki etkisini belirleyecek tarihi bir dönemeçtir. Örgüt ve taban, demokratik süreçleri savunmak, örgüt iradesini korumak ve geleceğe güvenle yürümek için kararlılıkla hareket ediyor. Bu kritik eşikte verilecek kararlar, Türkiye’nin siyasi haritasında uzun yıllar etkili olacak bir kırılma noktası yaratabilir. Bu anlamda bugün siyaset mühendisliği yapanlar akıllarını başlarına alsın, küçük olsun benim olsun anlayışından uzak dursu. Yarın örgütün tamamının egemen olacağı yeni bir yapılanmada hep birlikte yer almanın hesabını yapmayı aklından çıkarmasın.

CHP örgütleri olarak görevimiz açıktır:

  • Delegasyon mühendisliğine, liyakatsiz atamalara ve antidemokratik uygulamalara karşı sesimizi yükseltmek
  • Tabanın iradesini savunmak, örgütü yeniden yapılandırmak
  • Gençleşen, şeffaflaşan ve Atatürk ilkelerine bağlı bir CHP için mücadeleyi büyütmek
  • Küçük olsun benim olsun anlayışını terk etmek, örgütün tamamını egemen kılmak

Bu yalnızca bir iç mesele değil; Türkiye’nin geleceğini belirleyecek bir eşiktir. Her mahallede, her ilçede, her ilde örgütlerimiz bu tarihi sorumluluğu üstlenmeli, halkla birlikte yeni bir sayfa açmalıdır.

  • CHP örgütleri susmayacak.
  • Taban iradesi gasp edilemez.
  • Demokratik yenilenme kaçınılmazdır.

Tarih bizi izliyor. Şimdi konuşma, şimdi örgütlenme, şimdi birlikte harekete geçme zamanıdır.

 

15 Eylül Soruşturması Üzerine: CHP’de Tarihi Eşik
+ - 1

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 28 Ağustos 2025, 17:24

    1946 dan beri CHP iktidara getilmedi hep her darbe yapıldığı zaman hem CHP tabanını hem sol sosyalistlere yapılan darbeyi bu ülkede yaşadık menderes chp yi kapatmaya kalktı ve bir millet vekilini ve üyelerini tutukladı bu günde yine CHP akp faşizminin CHP nin üzerinde oynamış olduğu yeni bir oyun sahneye konuldu ve çok acıdır bu yeni senorayada chp nin 13 sefer seçim kayıp etmiş eski genel başkanı kılıçtaroğlu eliyle ve akp nin iş birliği ile yapılmaya çalışıyorlar fakat CHP örgütü dimdik ayakta belediyelere yapılan operasyonlar ve aslı ve belgesi yok iddialarla yerini koruyor ve ve parti i.indeki troller aracılığıyla da destek buluyor ne kadarda acımasız kendi çıkarına olan her şeyi destekliyorlar ve ona rağmen özgür özel önderliğinde partinin örgütleri direniyor ve bu mücadeleden elbetteki direnenler güçlü çıkacaktır çünkü yok öyle tek başına mücadele ya hep beraber ya hiç birimiz kurtuluş yok tek başına sloganı işte tamda burada hayata geçirilmesi gerekiyor Ayhan kaçar.

    Cevapla
Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin