Burhanettin YILMAZ
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3.  CHP’de Kılıçdaroğlu ve Özel, “Uzlaşarak Sorumlu Davranmalı”

 CHP’de Kılıçdaroğlu ve Özel, “Uzlaşarak Sorumlu Davranmalı”

Türkiye kritik bir viraja girmiş durumda. CHP ise bu virajda sadece kendi kaderini değil, demokrasinin geleceğini de taşıyor.

Advert
service
2
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Advert

Türkiye, bir yol ayrımında. CHP ise bu yol ayrımının merkezinde.

Türkiye kritik bir viraja girmiş durumda. CHP ise bu virajda sadece kendi kaderini değil, demokrasinin geleceğini de taşıyor. 30 Haziran’da açıklanması beklenen kurultay davası kararı, yalnızca bir mahkeme sonucu değil, siyasi dengeleri doğrudan etkileyecek bir dönüm noktasıdır.

Eğer mahkeme “mutlak butlan” kararı verirse, devreye alınacak olan senaryo çok açık: Kayyum siyaseti. Ve bu plan sadece belediyeleri değil, doğrudan muhalefeti ve demokratik işleyişi hedefliyor.

 

İktidarın Planı: İçten Yıpratma ve Yargı Yoluyla Müdahale

Toplumda yitirilen güveni yeniden inşa edemeyen AKP, yerel seçimlerde elinden çıkan büyükşehirleri yeniden ele geçirme arayışında. Bunun için iki yönlü bir saldırı yürütülüyor:

Yargı eliyle belediyelere operasyonlar düzenleniyor. İBB’ye yönelik açılan soruşturmalar, tutuklanan bürokratlar bunun açık örneği.

CHP içinden çatlatılmak isteniyor. Parti içi kurultay süreci, siyasi mühendislik için kullanılmak isteniyor.

 

Kılıçdaroğlu-Özel Gerginliği: Sadece Kişisel Bir Rekabet Değil

Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Ben kabul etmesem kayyum gelecek, partimi kayyuma bırakamam” çıkışı dikkat çekici. Aynı şekilde Özgür Özel’in “Mutlak butlan kararı çıkarsa benim gözümde yok hükmündedir” açıklaması da partide tansiyonu yükseltiyor.

Ancak bu mesele, iki kişinin çekişmesi değil, bir halk iradesinin ve 100 yıllık bir siyasi geleneğin müdafaa meselesidir. CHP, bu kriz ortamında şahısların ihtiraslarına değil, ilkelerine yaslanmak zorundadır.

 

Çözüm: Geçici Yetki – Ortak Adaylı Kurultay

Eğer mahkeme Kılıçdaroğlu lehine karar verirse, doğru olan şudur:
Kılıçdaroğlu bu süreci geçici olarak üstlenmeli, ancak 6 ay içinde Özgür Özel’in tek aday olduğu, uzlaşma temelinde gerçekleşen bir kurultaya gidilmelidir. Bu, hem krizi çözer hem de kamuoyunun güvenini tazeler.

Bu yapılmadığı takdirde, iç kargaşaya giren bir CHP, AKP’nin operasyonlarına açık hale gelir. Ve bu ortamda OHAL benzeri uygulamalar, yeni kayyum atamaları ve hatta demokrasinin askıya alınması gündeme gelebilir.

CHP’yi Korumak Türkiye’yi Korumaktır

Unutulmamalı: CHP sıradan bir siyasi parti değildir. Cumhuriyetin kurucu iradesi, laikliğin ve sosyal devletin taşıyıcısıdır. Bu parti, kişisel çekişmelere, duygusal çıkışlara veya kısa vadeli hesaplara teslim edilemez.

Ne Özgür Özel ne de Kemal Kılıçdaroğlu bu partiden büyük değildir.

Bugün yapılması gereken bellidir: Sağduyu, sükûnet, sorumluluk. Birlikte karar alınmalı, ülkenin geleceğini karanlık senaryolara terk etmeden, halkın iradesine sahip çıkılmalıdır.

Son Söz:
CHP’yi korumak demokrasiyi, hukuku ve halkın iradesini korumaktır. Bu kavga değil, tarihsel bir sınavdır. Kazanan sağduyu olmalı.
Gelin, bu partiyi krize değil, umuda taşıyalım.

 CHP’de Kılıçdaroğlu ve Özel, “Uzlaşarak Sorumlu Davranmalı”
+ - 2

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 24 Haziran 2025, 17:11

    BENCEDE
    YÜREĞİNE SAĞLIK

    Cevapla
  2. 24 Haziran 2025, 16:07

    Kılıçdaroğlu CHP’yi ilkelerinden uzaklaştırmış, partiyi Atatürk ve Cumhuriyet karşıtlarıyla doldurmuştur. Vatanı kurtaran ve Cumhuriyeti kuran parti, bugün vatanı bölmek ve Cumhuriyeti yıkmak isteyenlerle işbirliği yapmaktadır. Her şeye karşın Kuvayı Milliye ruhunu kaybetmemiş parti tabanı ayağa kalkıp, yönetimi ele geçirmiş gayrı millicilerden partiyi kurtarmadıkça CHP’nin kurtulması olası değildir.

    Cevapla
Advert
Advert
Giriş Yap

Sol Medya ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin